Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah Al-Kahf ayat 77 - الكَهف - Page - Juz 16
﴿فَٱنطَلَقَا حَتَّىٰٓ إِذَآ أَتَيَآ أَهۡلَ قَرۡيَةٍ ٱسۡتَطۡعَمَآ أَهۡلَهَا فَأَبَوۡاْ أَن يُضَيِّفُوهُمَا فَوَجَدَا فِيهَا جِدَارٗا يُرِيدُ أَن يَنقَضَّ فَأَقَامَهُۥۖ قَالَ لَوۡ شِئۡتَ لَتَّخَذۡتَ عَلَيۡهِ أَجۡرٗا ﴾
[الكَهف: 77]
﴿فانطلقا حتى إذا أتيا أهل قرية استطعما أهلها فأبوا أن يضيفوهما فوجدا﴾ [الكَهف: 77]
Diyanet Isleri Yine yola koyuldular; sonunda vardıkları bir kasaba halkından yiyecek istediler. Kasaba halkı, bu ikisini misafir etmek istemedi. Ikisi, sehrin icinde yıkılmaga yuz tutan bir duvar gorduler, Musa'nın arkadası onu dogrultuverdi; Musa: "Dileseydin buna karsı bir ucret alabilirdin" dedi |
Diyanet Isleri Bunun uzerine yine yuruduler. Nihayet bir koy halkina varip onlardan yemek istediler. Ancak koy halki onlari misafir etmekten kacindilar. Derken orada yikilmak uzere olan bir duvar buldular. Hizir hemen onu dogrulttu. Musa: "Isteseydin elbet buna karsi bir ucret alirdin" dedi |
Diyanet Isleri Bunun üzerine yine yürüdüler. Nihayet bir köy halkina varip onlardan yemek istediler. Ancak köy halki onlari misafir etmekten kaçindilar. Derken orada yikilmak üzere olan bir duvar buldular. Hizir hemen onu dogrulttu. Musa: "Isteseydin elbet buna karsi bir ücret alirdin" dedi |
Diyanet Vakfi Yine yuruduler. Nihayet bir koy halkına varıp onlardan yiyecek istediler. Ancak koy halkı onları misafir etmekten kacındılar. Derken orada yıkılmak uzere bulunan bir duvarla karsılastılar. (Hızır) hemen onu dogrulttu. Musa: Dileseydin, elbet buna karsı bir ucret alırdın, dedi |
Diyanet Vakfi Yine yürüdüler. Nihayet bir köy halkına varıp onlardan yiyecek istediler. Ancak köy halkı onları misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere bulunan bir duvarla karşılaştılar. (Hızır) hemen onu doğrulttu. Musa: Dileseydin, elbet buna karşı bir ücret alırdın, dedi |
Edip Yuksel Boylece yuruduler. Nihayet bir koy halkına rastladılar ve halkından yiyecek istediler. Fakat onları misafir kabul etmeyi reddettiler. Derken orada yıkılmak isteyen bir duvar buldular, hemen onu dogrultuverdi. "Dileseydin, o isten dolayı bir ucret alabilirdin," dedi |
Edip Yuksel Böylece yürüdüler. Nihayet bir köy halkına rastladılar ve halkından yiyecek istediler. Fakat onları misafir kabul etmeyi reddettiler. Derken orada yıkılmak isteyen bir duvar buldular, hemen onu doğrultuverdi. "Dileseydin, o işten dolayı bir ücret alabilirdin," dedi |