Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah At-Taubah ayat 8 - التوبَة - Page - Juz 10
﴿كَيۡفَ وَإِن يَظۡهَرُواْ عَلَيۡكُمۡ لَا يَرۡقُبُواْ فِيكُمۡ إِلّٗا وَلَا ذِمَّةٗۚ يُرۡضُونَكُم بِأَفۡوَٰهِهِمۡ وَتَأۡبَىٰ قُلُوبُهُمۡ وَأَكۡثَرُهُمۡ فَٰسِقُونَ ﴾
[التوبَة: 8]
﴿كيف وإن يظهروا عليكم لا يرقبوا فيكم إلا ولا ذمة يرضونكم بأفواههم﴾ [التوبَة: 8]
Diyanet Isleri Nasıl olabilir ki, size ustun gelselerdi ne bir yakınlık, ne de bir ahd gozetirlerdi. Kalpleriyle istemezlerken sizi agızlarıyla hosnut etmeye ugrasırlar; cokları fasıktırlar |
Diyanet Isleri Onlarla nasil sozlesme olabilir ki, sizin aleyhinize ellerine bir firsat gecse, hakkinizda ne bir antlasma gozetirler, ne de bir yemin. Dil ucuyla sizi hosnud etmeye calisirlar, fakat kalbleri o kadarina da razi olmaz. Zaten onlarin cogu fasiktirlar |
Diyanet Isleri Onlarla nasil sözlesme olabilir ki, sizin aleyhinize ellerine bir firsat geçse, hakkinizda ne bir antlasma gözetirler, ne de bir yemin. Dil ucuyla sizi hosnud etmeye çalisirlar, fakat kalbleri o kadarina da razi olmaz. Zaten onlarin çogu fasiktirlar |
Diyanet Vakfi Nasıl olabilir ki! Onlar size galip gelselerdi, sizin hakkınızda ne ahit, ne de antlasma gozetirlerdi. Onlar agızlarıyla sizi razı ediyorlar, halbuki kalpleri (buna) karsı cıkıyor. Cunku onların cogu yoldan cıkmıslardır |
Diyanet Vakfi Nasıl olabilir ki! Onlar size galip gelselerdi, sizin hakkınızda ne ahit, ne de antlaşma gözetirlerdi. Onlar ağızlarıyla sizi razı ediyorlar, halbuki kalpleri (buna) karşı çıkıyor. Çünkü onların çoğu yoldan çıkmışlardır |
Edip Yuksel Nasıl olabilir ki? Size ustun gelselerdi ne bir akrabalık iliskisini gozetirlerdi, ne de bir anlasmayı... Agızlarıyla sizi pasiflestirecek hos sozler soylerler, fakat kalpleri tersini ister. Cokları yoldan cıkmıstır |
Edip Yuksel Nasıl olabilir ki? Size üstün gelselerdi ne bir akrabalık ilişkisini gözetirlerdi, ne de bir anlaşmayı... Ağızlarıyla sizi pasifleştirecek hoş sözler söylerler, fakat kalpleri tersini ister. Çokları yoldan çıkmıştır |