Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Al-Baqarah ayat 129 - البَقَرَة - Page - Juz 1
﴿رَبَّنَا وَٱبۡعَثۡ فِيهِمۡ رَسُولٗا مِّنۡهُمۡ يَتۡلُواْ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتِكَ وَيُعَلِّمُهُمُ ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَيُزَكِّيهِمۡۖ إِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ ﴾
[البَقَرَة: 129]
﴿ربنا وابعث فيهم رسولا منهم يتلو عليهم آياتك ويعلمهم الكتاب والحكمة ويزكيهم﴾ [البَقَرَة: 129]
Ibni Kesir Rabbımız, onların arasından, senin ayetlerin onlara okuyacak, kitabı, hikmeti öğretecek ve onları tezkiye edecek bir peygember gönder. Şüphesiz ki Aziz, Hakim Sensin Sen |
Gultekin Onan Rabbimiz, iclerinden onlara bir elci gonder, onlara ayetlerini okusun, kitabı ve hikmeti ogretsin ve onları arındırsın. Kuskusuz sen guclu ve ustun olansın, hukum ve hikmet sahibisin |
Gultekin Onan Rabbimiz, içlerinden onlara bir elçi gönder, onlara ayetlerini okusun, kitabı ve hikmeti öğretsin ve onları arındırsın. Kuşkusuz sen güçlü ve üstün olansın, hüküm ve hikmet sahibisin |
Hasan Basri Cantay «Ey Rabbimiz, onların (muslim olan o soyumuzun) icinden onlara Senin ayetlerini okuyacak, onlara Kitabı (Kur´anı), hikmeti (ondan hukumleri) ogretecek, onları (sirkden) iyice temizleyecek bir peygamber gonder. Subhesiz yegane gaalib, (sun´unda) tam hikmet saahibi Sensin Sen» |
Hasan Basri Cantay «Ey Rabbimiz, onların (müslim olan o soyumuzun) içinden onlara Senin âyetlerini okuyacak, onlara Kitabı (Kur´anı), hikmeti (ondan hükümleri) öğretecek, onları (şirkden) iyice temizleyecek bir peygamber gönder. Şübhesiz yegâne gaalib, (sun´unda) tam hikmet saahibi Sensin Sen» |
Iskender Ali Mihr Rabbimiz, onların icinden (birini), onların icinde (arasında) onlara Senin ayetlerini tilavet edecek (okuyup acıklayacak), onlara Kitap´ı ve hikmeti ogretecek ve onları (nefslerini) tezkiye (ve tasfiye) edecek resul beas et (hayata getir). Muhakkak ki Sen, (evet) Sen, Azizul Hakim´sin |
Iskender Ali Mihr Rabbimiz, onların içinden (birini), onların içinde (arasında) onlara Senin âyetlerini tilâvet edecek (okuyup açıklayacak), onlara Kitap´ı ve hikmeti öğretecek ve onları (nefslerini) tezkiye (ve tasfiye) edecek resûl beas et (hayata getir). Muhakkak ki Sen, (evet) Sen, Azîzül Hakîm´sin |