Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-A‘raf ayat 179 - الأعرَاف - Page - Juz 9
﴿وَلَقَدۡ ذَرَأۡنَا لِجَهَنَّمَ كَثِيرٗا مِّنَ ٱلۡجِنِّ وَٱلۡإِنسِۖ لَهُمۡ قُلُوبٞ لَّا يَفۡقَهُونَ بِهَا وَلَهُمۡ أَعۡيُنٞ لَّا يُبۡصِرُونَ بِهَا وَلَهُمۡ ءَاذَانٞ لَّا يَسۡمَعُونَ بِهَآۚ أُوْلَٰٓئِكَ كَٱلۡأَنۡعَٰمِ بَلۡ هُمۡ أَضَلُّۚ أُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡغَٰفِلُونَ ﴾
[الأعرَاف: 179]
﴿ولقد ذرأنا لجهنم كثيرا من الجن والإنس لهم قلوب لا يفقهون بها﴾ [الأعرَاف: 179]
Latin Alphabet Ve le kad zera´na li cehenneme kesıram minel cinni vel insi lehum kulubul la yefkahune biha ve lehum a´yunul la yubsırune biha ve lehum azanul la yesmeune biha ulaike kel en´ami bel hum edall ulaike humul gafilun |
Latin Alphabet Ve lekad zere’na li cehenneme kesiren minel cinni vel insi lehum kulubun la yefkahune biha ve lehum a’yunun la yubsırune biha ve lehum azanun la yesmeune biha, ulaike kel en’ami bel hum edallu, ulaike humul gafilun(gafilune) |
Latin Alphabet Ve lekad zere’nâ li cehenneme kesîren minel cinni vel insi lehum kulûbun lâ yefkahûne bihâ ve lehum a’yunun lâ yubsırûne bihâ ve lehum âzânun lâ yesmeûne bihâ, ulâike kel en’âmi bel hum edallu, ulâike humul gâfilûn(gâfilûne) |
Muhammed Esed Gercek su ki, Biz, cehennem icin, kalpleri olup da gercegi kavrayamayan, gozleri olup da goremeyen, kulakları olup da isitmeyen gorunmez varlıklardan ve insanlardan cok canlar ayırmısızdır. Hayvan surusu gibidir bunlar; hayır hayır, dogru yolu kavramakta onlardan da asagı: Korcesine dalıp gitmis olanlar iste boyleleridir |
Muhammed Esed Gerçek şu ki, Biz, cehennem için, kalpleri olup da gerçeği kavrayamayan, gözleri olup da göremeyen, kulakları olup da işitmeyen görünmez varlıklardan ve insanlardan çok canlar ayırmışızdır. Hayvan sürüsü gibidir bunlar; hayır hayır, doğru yolu kavramakta onlardan da aşağı: Körcesine dalıp gitmiş olanlar işte böyleleridir |
Muhammet Abay velekad zera'na licehenneme kesiram mine-lcinni vel'ins. lehum kulubul la yefkahune biha. velehum a`yunul la yubsirune biha. velehum azanul la yesme`une biha. ulaike kel'en`ami bel hum edall. ulaike humu-lgafilun |
Muhammet Abay veleḳad ẕera'nâ licehenneme keŝîram mine-lcinni vel'ins. lehüm ḳulûbül lâ yefḳahûne bihâ. velehüm a`yünül lâ yübṣirûne bihâ. velehüm âẕânül lâ yesme`ûne bihâ. ülâike kel'en`âmi bel hüm eḍall. ülâike hümü-lgâfilûn |
Muslim Shahin Andolsun, biz cinler ve insanlardan bircogunu Cehennem icin yaratmısızdır. Onların kalpleri vardır, onlarla anlamazlar; gozleri vardır, onlarla gormezler; kulakları vardır, onlarla isitmezler. Iste onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da sapıktırlar. Iste asıl gafiller onlardır |
Muslim Shahin Andolsun, biz cinler ve insanlardan birçoğunu Cehennem için yaratmışızdır. Onların kalpleri vardır, onlarla anlamazlar; gözleri vardır, onlarla görmezler; kulakları vardır, onlarla işitmezler. İşte onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da sapıktırlar. İşte asıl gafiller onlardır |
Saban Piris Cinlerden ve insanlardan cogunu cehennemlik kıldık. Cunku onların kalpleri vardır. Onunla anlayıs gostermezler. Gozleri vardır, onunla gormezler, kulakları vardır, onunla isitmezler. Onlar hayvanlar gibidir, hatta onlardan da asagıdırlar. Iste onlar gafillerdir |
Saban Piris Cinlerden ve insanlardan çoğunu cehennemlik kıldık. Çünkü onların kalpleri vardır. Onunla anlayış göstermezler. Gözleri vardır, onunla görmezler, kulakları vardır, onunla işitmezler. Onlar hayvanlar gibidir, hatta onlardan da aşağıdırlar. İşte onlar gafillerdir |