Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah Al-Furqan ayat 29 - الفُرقَان - Page - Juz 19
﴿لَّقَدۡ أَضَلَّنِي عَنِ ٱلذِّكۡرِ بَعۡدَ إِذۡ جَآءَنِيۗ وَكَانَ ٱلشَّيۡطَٰنُ لِلۡإِنسَٰنِ خَذُولٗا ﴾ 
[الفُرقَان: 29]
﴿لقد أضلني عن الذكر بعد إذ جاءني وكان الشيطان للإنسان خذولا﴾ [الفُرقَان: 29]
| Diyanet Isleri O gun, zalim kimse ellerini ısırıp: "Keske Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay basıma gelene; keske falancayı dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptırdı. Seytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor" der | 
| Diyanet Isleri Cunku zikir (Kur'an) bana gelmisken o, hakikaten beni ondan saptirdi. Seytan insani (ucuruma surukleyip sonra) yapayalniz ve yardimcisiz birakmaktadir | 
| Diyanet Isleri Çünkü zikir (Kur'ân) bana gelmisken o, hakikaten beni ondan saptirdi. Seytan insani (uçuruma sürükleyip sonra) yapayalniz ve yardimcisiz birakmaktadir | 
| Diyanet Vakfi Cunku zikir (Kur'an) bana gelmisken o, hakikaten beni ondan saptırdı. Seytan insanı (ucuruma surukleyip sonra) yuzustu bırakıp rezil rusvay eder | 
| Diyanet Vakfi Çünkü zikir (Kur'an) bana gelmişken o, hakikaten beni ondan saptırdı. Şeytan insanı (uçuruma sürükleyip sonra) yüzüstü bırakıp rezil rüsvay eder | 
| Edip Yuksel Beni, bana ulasan mesajdan saptırdı. Gercekten, seytan insanı yarı yolda bırakır | 
| Edip Yuksel Beni, bana ulaşan mesajdan saptırdı. Gerçekten, şeytan insanı yarı yolda bırakır |