Quran with Turkish_Tefhim translation - Surah Ta-Ha ayat 96 - طه - Page - Juz 16
﴿قَالَ بَصُرۡتُ بِمَا لَمۡ يَبۡصُرُواْ بِهِۦ فَقَبَضۡتُ قَبۡضَةٗ مِّنۡ أَثَرِ ٱلرَّسُولِ فَنَبَذۡتُهَا وَكَذَٰلِكَ سَوَّلَتۡ لِي نَفۡسِي ﴾
[طه: 96]
﴿قال بصرت بما لم يبصروا به فقبضت قبضة من أثر الرسول فنبذتها﴾ [طه: 96]
Tefhim Ul Kuran Dedi ki: «Ben onların gormediklerini gordum, boylece elcinin izinden bir avuc alıp onu atıverdim; boylelikle bana bunu nefsim hosa giden (bir sey) gosterdi.» |
Shaban Britch O da: Onların gormedikleri bir sey gordum ve elcinin izinden bir avuc (toprak) avucladım ve onu (erimis mucevheratın icine) attım. Iste nefsim bunu bana hos gosterdi, dedi |
Shaban Britch O da: Onların görmedikleri bir şey gördüm ve elçinin izinden bir avuç (toprak) avuçladım ve onu (erimiş mücevheratın içine) attım. İşte nefsim bunu bana hoş gösterdi, dedi |
Suat Yildirim “Ben,” dedi, onların gormedikleri bir seyi gordum. O resul'un izinden bir avuc toprak alıp onu potanın icine attım. Iste boylece nefsim boyle yapmayı bana hos gosterdi.” |
Suat Yildirim “Ben,” dedi, onların görmedikleri bir şeyi gördüm. O resul'ün izinden bir avuç toprak alıp onu potanın içine attım. İşte böylece nefsim böyle yapmayı bana hoş gösterdi.” |
Suleyman Ates (Samiri): "Ben dedi, onların gormediklerini gordum. Elcinin eserinden bir avuc aldım da attım; nefsim bana boyle (yapmayı) hos gosterdi |
Suleyman Ates (Samiri): "Ben dedi, onların görmediklerini gördüm. Elçinin eserinden bir avuç aldım da attım; nefsim bana böyle (yapmayı) hoş gösterdi |