Quran with Turkish translation - Surah Ta-Ha ayat 96 - طه - Page - Juz 16
﴿قَالَ بَصُرۡتُ بِمَا لَمۡ يَبۡصُرُواْ بِهِۦ فَقَبَضۡتُ قَبۡضَةٗ مِّنۡ أَثَرِ ٱلرَّسُولِ فَنَبَذۡتُهَا وَكَذَٰلِكَ سَوَّلَتۡ لِي نَفۡسِي ﴾
[طه: 96]
﴿قال بصرت بما لم يبصروا به فقبضت قبضة من أثر الرسول فنبذتها﴾ [طه: 96]
Abdulbaki Golpinarli Samiri, onların gormediklerini gordum ben, sana gelen elci melegin izinden bir avuc toprak aldım, eriyen kulceye attım onu ve nefsim, bu isi bana boylece hos gosterdi dedi |
Adem Ugur O da: Ben, onların gormediklerini gordum. Zira, o elcinin izinden bir avuc (toprak) alıp onu (erimis mucevheratın icine) attım. Bunu boyle nefsim bana hos gosterdi, dedi |
Adem Ugur O da: Ben, onların görmediklerini gördüm. Zira, o elçinin izinden bir avuç (toprak) alıp onu (erimiş mücevheratın içine) attım. Bunu böyle nefsim bana hoş gösterdi, dedi |
Ali Bulac Dedi ki: "Ben onların gormediklerini gordum, boylece elcinin izinden bir avuc alıp atıverdim; boylelikle bana bunu nefsim hosa giden (bir sey) gosterdi |
Ali Bulac Dedi ki: "Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi |
Ali Fikri Yavuz Samiri soyle dedi: “- Ben Israil ogullarının gormedikleri Cibril’i gordum de, O Rasulun izinden bir avuc toprak aldım ve onu (erimis mucevheratın icine) attım. Boylece bunu, bana, nefsim hos gosterdi.” |
Ali Fikri Yavuz Sâmirî şöyle dedi: “- Ben İsrail oğullarının görmedikleri Cibrîl’i gördüm de, O Rasûlün izinden bir avuç toprak aldım ve onu (erimiş mücevheratın içine) attım. Böylece bunu, bana, nefsim hoş gösterdi.” |
Celal Y Ld R M Samiriy, «onların gormedigi seyi gordum, o (Tanrı) elcisinin izinden bir avuc (toprak) alıp onu (potanın icine) attım; iste boylece nefsim bunu bana hos gosterdi» dedi |
Celal Y Ld R M Sâmiriy, «onların görmediği şeyi gördüm, o (Tanrı) elçisinin izinden bir avuç (toprak) alıp onu (potanın içine) attım; işte böylece nefsim bunu bana hoş gösterdi» dedi |