Quran with Turkish_Tefhim translation - Surah An-Naml ayat 37 - النَّمل - Page - Juz 19
﴿ٱرۡجِعۡ إِلَيۡهِمۡ فَلَنَأۡتِيَنَّهُم بِجُنُودٖ لَّا قِبَلَ لَهُم بِهَا وَلَنُخۡرِجَنَّهُم مِّنۡهَآ أَذِلَّةٗ وَهُمۡ صَٰغِرُونَ ﴾
[النَّمل: 37]
﴿ارجع إليهم فلنأتينهم بجنود لا قبل لهم بها ولنخرجنهم منها أذلة وهم﴾ [النَّمل: 37]
Tefhim Ul Kuran «Sen onlara don, biz onlara oyle ordularla geliriz ki, onlar icin karsı koymak mumkun degil ve biz onları ordan horlanmıs, asagılanmıs ve kucuk dusurulmusler olarak surup cıkarırız.» |
Shaban Britch Onlara don. Karsı koyamayacakları bir ordu ile gelmekte oldugumuzu haber ver. Onları asagılık bir halde, kucuk dusurerek oradan cıkaracagız |
Shaban Britch Onlara dön. Karşı koyamayacakları bir ordu ile gelmekte olduğumuzu haber ver. Onları aşağılık bir halde, küçük düşürerek oradan çıkaracağız |
Suat Yildirim “Sen don ve onlara de ki: Biz onların uzerine, karsı koyamayacakları ordularla yuruyecegiz. Onları yurtlarından maglup ve zelil olarak cıkaracagız.” |
Suat Yildirim “Sen dön ve onlara de ki: Biz onların üzerine, karşı koyamayacakları ordularla yürüyeceğiz. Onları yurtlarından mağlup ve zelil olarak çıkaracağız.” |
Suleyman Ates Sen, onlara don (soyle): onlara, kendilerinin asla karsı koyamayacakları ordularla gelirim ve onları hor ve hakir bir durumda oradan surup cıkarırım |
Suleyman Ates Sen, onlara dön (söyle): onlara, kendilerinin asla karşı koyamayacakları ordularla gelirim ve onları hor ve hakir bir durumda oradan sürüp çıkarırım |