Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-Kahf ayat 29 - الكَهف - Page - Juz 15
﴿وَقُلِ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّكُمۡۖ فَمَن شَآءَ فَلۡيُؤۡمِن وَمَن شَآءَ فَلۡيَكۡفُرۡۚ إِنَّآ أَعۡتَدۡنَا لِلظَّٰلِمِينَ نَارًا أَحَاطَ بِهِمۡ سُرَادِقُهَاۚ وَإِن يَسۡتَغِيثُواْ يُغَاثُواْ بِمَآءٖ كَٱلۡمُهۡلِ يَشۡوِي ٱلۡوُجُوهَۚ بِئۡسَ ٱلشَّرَابُ وَسَآءَتۡ مُرۡتَفَقًا ﴾
[الكَهف: 29]
﴿وقل الحق من ربكم فمن شاء فليؤمن ومن شاء فليكفر إنا أعتدنا﴾ [الكَهف: 29]
Latin Alphabet Ve kulil hakku mir rabbikum fe men sae fel yu´miv ve men sae fel yekfur inna a´tedna liz zalimıne naran ehata bihim suradikuha ve iy yestegıysu yugasu bi mani kel muhli yesvil vucuh bi´ses serab ve saet murtefeka |
Latin Alphabet Ve kulil hakku min rabbikum fe men sae fel yu´min ve men sae fel yekfur inna a´tedna liz zalimine naren ehata bihim suradikuha, ve in yestegisu yugasu bi main kel muhli yesvil vucuh(vucuhe), bi´ses serab(serabu) ve saet murtefeka(murtefekan) |
Latin Alphabet Ve kulil hakku min rabbikum fe men şâe fel yu´min ve men şâe fel yekfur innâ a´tednâ liz zâlimîne nâren ehâta bihim surâdikuhâ, ve in yestegîsû yugâsû bi mâin kel muhli yeşvîl vucûh(vucûhe), bi´seş şerab(şerabu) ve sâet murtefekâ(murtefekan) |
Muhammed Esed Ve de ki: "(Bu) hak, Rabbinizden (gelmis)tir: Artık ona dileyen inansın, dileyen reddetsin". Gercek su ki, Biz, (sundugumuz hakikati teperek kendi kendilerine) yazık edenler icin dalga dalga yukselen alev katmanlarıyla onları cepecevre kusatacak bir ates hazırladık; oyle ki, onlar su istediklerinde ergimis kursunu andıran ve yuzlerini kavuran bir su verilecek onlara: ne korkunc bir sudur o ve ne kotu bir duraktır orası |
Muhammed Esed Ve de ki: "(Bu) hak, Rabbinizden (gelmiş)tir: Artık ona dileyen inansın, dileyen reddetsin". Gerçek şu ki, Biz, (sunduğumuz hakikati teperek kendi kendilerine) yazık edenler için dalga dalga yükselen alev katmanlarıyla onları çepeçevre kuşatacak bir ateş hazırladık; öyle ki, onlar su istediklerinde ergimiş kurşunu andıran ve yüzlerini kavuran bir su verilecek onlara: ne korkunç bir sudur o ve ne kötü bir duraktır orası |
Muhammet Abay vekuli-lhakku mir rabbikum femen sae felyu'miv vemen sae felyekfur inna a`tedna lizzalimine naran ehata bihim suradikuha. veiy yestegisu yugasu bimain kelmuhli yesvi-lvucuh. bi'se-sserab. vesaet murtefeka |
Muhammet Abay veḳuli-lḥaḳḳu mir rabbiküm femen şâe felyü'miv vemen şâe felyekfür innâ a`tednâ liżżâlimîne nâran eḥâṭa bihim sürâdiḳuhâ. veiy yestegîŝû yügâŝû bimâin kelmühli yeşvi-lvucûh. bi'se-şşerâb. vesâet mürtefeḳâ |
Muslim Shahin Ve de ki: Hak, Rabbinizdendir. Oyle ise dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin. Biz, zalimlere oyle bir cehennem hazırladık ki, onun duvarları kendilerini cepecevre kusatmıstır. (Susuzluktan) imdat dileyecek olsalar imdatlarına, erimis maden gibi yuzleri haslayan bir su ile cevap verilir. Ne fena bir icecek ve ne kotu bir kalma yeri |
Muslim Shahin Ve de ki: Hak, Rabbinizdendir. Öyle ise dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin. Biz, zalimlere öyle bir cehennem hazırladık ki, onun duvarları kendilerini çepeçevre kuşatmıştır. (Susuzluktan) imdat dileyecek olsalar imdatlarına, erimiş maden gibi yüzleri haşlayan bir su ile cevap verilir. Ne fena bir içecek ve ne kötü bir kalma yeri |
Saban Piris De ki: -Hak Rabbinizdendir. Dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin. Biz zalimler icin, duvarları kendilerini cepecevre kusatan bir ates hazırladık. Yardım isterlerse, onlara erimis maden gibi yuzleri kavuran bir su ile yardım edilir. O, ne kotu bir icecektir, ne kotu bir dayanaktır |
Saban Piris De ki: -Hak Rabbinizdendir. Dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin. Biz zalimler için, duvarları kendilerini çepeçevre kuşatan bir ateş hazırladık. Yardım isterlerse, onlara erimiş maden gibi yüzleri kavuran bir su ile yardım edilir. O, ne kötü bir içecektir, ne kötü bir dayanaktır |