Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-Ma’idah ayat 66 - المَائدة - Page - Juz 6
﴿وَلَوۡ أَنَّهُمۡ أَقَامُواْ ٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡهِم مِّن رَّبِّهِمۡ لَأَكَلُواْ مِن فَوۡقِهِمۡ وَمِن تَحۡتِ أَرۡجُلِهِمۚ مِّنۡهُمۡ أُمَّةٞ مُّقۡتَصِدَةٞۖ وَكَثِيرٞ مِّنۡهُمۡ سَآءَ مَا يَعۡمَلُونَ ﴾
[المَائدة: 66]
﴿ولو أنهم أقاموا التوراة والإنجيل وما أنـزل إليهم من ربهم لأكلوا من﴾ [المَائدة: 66]
Latin Alphabet Ve lev ennehum ekamut tevrate vel incıle ve ma unzile ileyhim mir rabbihim le ekelu min fevkıhim ve min tahti erculihim minhum ummetum muktesıdeh ve kesırum minhum sae ma ya´melun |
Latin Alphabet Ve lev ennehum ekamut tevrate vel incile ve ma unzile ileyhim min rabbihim le ekelu min fevkıhim ve min tahti erculihim. Minhum ummetun muktesıdeh(muktesıdetun) ve kesirun minhum sae ma ya’melun(ya’melune) |
Latin Alphabet Ve lev ennehum ekâmût tevrâte vel incîle ve mâ unzile ileyhim min rabbihim le ekelû min fevkıhim ve min tahti erculihim. Minhum ummetun muktesıdeh(muktesıdetun) ve kesîrun minhum sâe mâ ya’melûn(ya’melûne) |
Muhammed Esed eger onlar Tevrata, Incile ve Rableri tarafından kendilerine indirilmis olan butun (vahiy)lere uymus olsalardı, gokyuzunun ve yerin tum nimetlerinden yararlanırlardı. Onların bir kısmı dogru bir yol tutarlar; coguna gelince, yaptıkları ne kotudur onların |
Muhammed Esed eğer onlar Tevrata, İncile ve Rableri tarafından kendilerine indirilmiş olan bütün (vahiy)lere uymuş olsalardı, gökyüzünün ve yerin tüm nimetlerinden yararlanırlardı. Onların bir kısmı doğru bir yol tutarlar; çoğuna gelince, yaptıkları ne kötüdür onların |
Muhammet Abay velev ennehum ekamu-ttevrate vel'incile vema unzile ileyhim mir rabbihim leekelu min fevkihim vemin tahti erculihim. minhum ummetum muktesideh. vekesirum minhum sae ma ya`melun |
Muhammet Abay velev ennehüm eḳâmü-ttevrâte vel'incîle vemâ ünzile ileyhim mir rabbihim leekelû min fevḳihim vemin taḥti ercülihim. minhüm ümmetüm muḳteṣideh. vekeŝîrum minhüm sâe mâ ya`melûn |
Muslim Shahin Eger onlar Tevrat'ı, Incil’i ve Rablerinden onlara indirileni (Kur'an’ı) dogru durust uygulasalardı, suphesiz hem ustlerinden, hem de ayaklarının altından yerlerdi (yeraltı ve yerustu servetlerinden istifade ederek refah icinde yasarlardı). Onlardan asırılıga kacmayan (iktisatlı, mutedil) bir zumre vardır; fakat cogunun yaptıkları ne kotudur |
Muslim Shahin Eğer onlar Tevrat'ı, İncil’i ve Rablerinden onlara indirileni (Kur'an’ı) doğru dürüst uygulasalardı, şüphesiz hem üstlerinden, hem de ayaklarının altından yerlerdi (yeraltı ve yerüstü servetlerinden istifade ederek refah içinde yaşarlardı). Onlardan aşırılığa kaçmayan (iktisatlı, mutedil) bir zümre vardır; fakat çoğunun yaptıkları ne kötüdür |
Saban Piris Eger onlar, Tevrat’ı, Incil’i ve Rablerinden kendilerine indirilen Kur’an’ı geregince uygulasalardı uzerlerindeki ve altlarındaki (nimetlerden bol bol) yerlerdi. Iclerinden orta yolu tutan bir ummet vardır, fakat onların cogunun yaptıkları ise ne kotudur |
Saban Piris Eğer onlar, Tevrat’ı, İncil’i ve Rablerinden kendilerine indirilen Kur’an’ı gereğince uygulasalardı üzerlerindeki ve altlarındaki (nimetlerden bol bol) yerlerdi. İçlerinden orta yolu tutan bir ümmet vardır, fakat onların çoğunun yaptıkları ise ne kötüdür |