Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-Anfal ayat 42 - الأنفَال - Page - Juz 10
﴿إِذۡ أَنتُم بِٱلۡعُدۡوَةِ ٱلدُّنۡيَا وَهُم بِٱلۡعُدۡوَةِ ٱلۡقُصۡوَىٰ وَٱلرَّكۡبُ أَسۡفَلَ مِنكُمۡۚ وَلَوۡ تَوَاعَدتُّمۡ لَٱخۡتَلَفۡتُمۡ فِي ٱلۡمِيعَٰدِ وَلَٰكِن لِّيَقۡضِيَ ٱللَّهُ أَمۡرٗا كَانَ مَفۡعُولٗا لِّيَهۡلِكَ مَنۡ هَلَكَ عَنۢ بَيِّنَةٖ وَيَحۡيَىٰ مَنۡ حَيَّ عَنۢ بَيِّنَةٖۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَسَمِيعٌ عَلِيمٌ ﴾
[الأنفَال: 42]
﴿إذ أنتم بالعدوة الدنيا وهم بالعدوة القصوى والركب أسفل منكم ولو تواعدتم﴾ [الأنفَال: 42]
Latin Alphabet Iz entum bil udvetid dunya ve hum bil udvetil kusva ver rakbu esfele minkum ve lev tevaadtum lahteleftum fil mıadi ve lakil li yakdıyellahu emran kane mef´ulel li yehlike men heleke am beyyinetiv ve yahya men hayye am beyyineh ve innellahe le semıun alım |
Latin Alphabet Iz entum bil udvetid dunya ve hum bil udvetil kusva verrekbu esfele minkum, ve lev tevaadtum lahteleftum fil miadi ve lakin li yakdiyallahu emren kane mef´ulen li yehlike men heleke an beyyinetin ve yahya men hayye an beyyineh(beyyinetin), ve innallahe le semi´un alim(alimun) |
Latin Alphabet İz entum bil udvetid dunyâ ve hum bil udvetil kusvâ verrekbu esfele minkum, ve lev tevâadtum lahteleftum fîl mîâdi ve lâkin li yakdiyallâhu emren kâne mef´ûlen li yehlike men heleke an beyyinetin ve yahyâ men hayye an beyyineh(beyyinetin), ve innallâhe le semî´un alîm(alîmun) |
Muhammed Esed Sizin (Bedir) vadisinin bir ucunda, onların da ta oteki ucunda ve kervanın sizden asagılarda oldugu o gun(u hatırlayın). Ve (dusunun ki,) eger bir savasın patlak verecegini bilseydiniz, muhakkak ki, boyle bir meydan okumayı goguslemekten kacınırdınız: Ama (her seye ragmen) Allah, yapılması(nı irade buyurdugu) isi gerceklestirsin de yok olup gidecek olan, hakkın acık tecellisiyle yok olup gitsin, kalıp yasayacak olan da (yine) hakkın acık tecellisiyle yasasın diye (savas boylece olup bitiverdi). Allah her seyi isiten, her seyi bilendir |
Muhammed Esed Sizin (Bedir) vadisinin bir ucunda, onların da ta öteki ucunda ve kervanın sizden aşağılarda olduğu o gün(ü hatırlayın). Ve (düşünün ki,) eğer bir savaşın patlak vereceğini bilseydiniz, muhakkak ki, böyle bir meydan okumayı göğüslemekten kaçınırdınız: Ama (her şeye rağmen) Allah, yapılması(nı irade buyurduğu) işi gerçekleştirsin de yok olup gidecek olan, hakkın açık tecellisiyle yok olup gitsin, kalıp yaşayacak olan da (yine) hakkın açık tecellisiyle yaşasın diye (savaş böylece olup bitiverdi). Allah her şeyi işiten, her şeyi bilendir |
Muhammet Abay iz entum bil`udveti-ddunya vehum bil`udveti-lkusva verrakbu esfele minkum. velev teva`attum lahteleftum fi-lmi`adi velakil liyakdiye-llahu emran kane mef`ulel liyehlike men heleke `am beyyinetiv veyahya men hayye `am beyyineh. veinne-llahe lesemi`un `alim |
Muhammet Abay iẕ entüm bil`udveti-ddünyâ vehüm bil`udveti-lḳuṣvâ verrakbü esfele minküm. velev tevâ`attüm laḫteleftüm fi-lmî`âdi velâkil liyaḳdiye-llâhü emran kâne mef`ûlel liyehlike men heleke `am beyyinetiv veyaḥyâ men ḥayye `am beyyineh. veinne-llâhe lesemî`un `alîm |
Muslim Shahin Hatırlayın ki, (Bedir savasında) siz vadinin yakın kenarında (Medine tarafında) idiniz, onlar da uzak kenarında (Mekke tarafında) idiler. Kervan da sizden daha asagıda (deniz sahilinde) idi. Eger (savas icin) sozlesmis olsaydınız, sozlestiginiz vakit hususunda ihtilafa duserdiniz. Fakat Allah, gerekli olan emri yerine getirmesi, helak olanın acık bir delille (gozuyle gordukten sonra) helak olması, yasayanın da acık bir delille yasaması icin (boyle yaptı). Cunku Allah hakkıyla isitendir, bilendir |
Muslim Shahin Hatırlayın ki, (Bedir savaşında) siz vâdinin yakın kenarında (Medine tarafında) idiniz, onlar da uzak kenarında (Mekke tarafında) idiler. Kervan da sizden daha aşağıda (deniz sahilinde) idi. Eğer (savaş için) sözleşmiş olsaydınız, sözleştiğiniz vakit hususunda ihtilâfa düşerdiniz. Fakat Allah, gerekli olan emri yerine getirmesi, helâk olanın açık bir delille (gözüyle gördükten sonra) helâk olması, yaşayanın da açık bir delille yaşaması için (böyle yaptı). Çünkü Allah hakkıyla işitendir, bilendir |
Saban Piris Siz vadiye en yakın, onlar da en uzak yamacta idiler; kervan ise sizden daha asagıdaydı. (Savas icin) sozlesseydiniz bile vakti tayinde ihtilaf ederdiniz. Fakat Allah, helak olan apacık bir belge ile helak olsun; yasayan da apacık bir belge ile hayat bulsun diye olacak isi yaptı. Suphesiz Allah, isiten ve bilendir |
Saban Piris Siz vadiye en yakın, onlar da en uzak yamaçta idiler; kervan ise sizden daha aşağıdaydı. (Savaş için) sözleşseydiniz bile vakti tayinde ihtilaf ederdiniz. Fakat Allah, helak olan apaçık bir belge ile helak olsun; yaşayan da apaçık bir belge ile hayat bulsun diye olacak işi yaptı. Şüphesiz Allah, işiten ve bilendir |