Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah At-Taubah ayat 70 - التوبَة - Page - Juz 10
﴿أَلَمۡ يَأۡتِهِمۡ نَبَأُ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ قَوۡمِ نُوحٖ وَعَادٖ وَثَمُودَ وَقَوۡمِ إِبۡرَٰهِيمَ وَأَصۡحَٰبِ مَدۡيَنَ وَٱلۡمُؤۡتَفِكَٰتِۚ أَتَتۡهُمۡ رُسُلُهُم بِٱلۡبَيِّنَٰتِۖ فَمَا كَانَ ٱللَّهُ لِيَظۡلِمَهُمۡ وَلَٰكِن كَانُوٓاْ أَنفُسَهُمۡ يَظۡلِمُونَ ﴾
[التوبَة: 70]
﴿ألم يأتهم نبأ الذين من قبلهم قوم نوح وعاد وثمود وقوم إبراهيم﴾ [التوبَة: 70]
Latin Alphabet E lem ye´tihim nebullezıne min kablihim kavmi nuhıv ve adiv ve semude ve kavmi ibrahıme ve ashabi medyene vel mu´tefikat etethum rusuluhum bil beyyinat fe ma kanellahu li yazlimehum ve lakin kanu enfusehum yazlimun |
Latin Alphabet E lem ye’tihim nebeullezine min kablihim kavmi nuhin ve adn ve semude ve kavmi ibrahime ve ashabi medyene vel mu’tefikat(mu’tefikati), etethum rusuluhum bil beyyinat(beyyinati), fe ma kanallahu li yazlimehum ve lakin kanu enfusehum yazlimun(yazlimune) |
Latin Alphabet E lem ye’tihim nebeullezîne min kablihim kavmi nuhin ve âdn ve semûde ve kavmi ibrâhîme ve ashâbi medyene vel mu’tefikât(mu’tefikâti), etethum rusuluhum bil beyyinat(beyyinati), fe mâ kânallâhu li yazlimehum ve lâkin kânû enfusehum yazlimûn(yazlimûne) |
Muhammed Esed O halde, hic goz onune almazlar mı, kendilerinden oncekilerin basına gelenleri? Nuh toplumunun (basına gelenleri), ´Ad ve Semud toplumlarının, Ibrahim toplumunun, Medyen halkının ve yıkılıp giden butun o sehirlerin (basına gelenleri)? Bunların hepsine, kendi (iclerinden cıkarılan) elciler, hakkı ortaya koyan apacık delillerle gelmislerdi, (fakat bu toplumlar onlara karsı cıktılar:) dolayısıyla, Allah degildi (azabıyla) onlara zulmeden; onların bizzat kendileriydi kendilerine zulmeden |
Muhammed Esed O halde, hiç göz önüne almazlar mı, kendilerinden öncekilerin başına gelenleri? Nuh toplumunun (başına gelenleri), ´Ad ve Semud toplumlarının, İbrahim toplumunun, Medyen halkının ve yıkılıp giden bütün o şehirlerin (başına gelenleri)? Bunların hepsine, kendi (içlerinden çıkarılan) elçiler, hakkı ortaya koyan apaçık delillerle gelmişlerdi, (fakat bu toplumlar onlara karşı çıktılar:) dolayısıyla, Allah değildi (azabıyla) onlara zulmeden; onların bizzat kendileriydi kendilerine zulmeden |
Muhammet Abay elem ye'tihim nebeu-llezine min kablihim kavmi nuhiv ve`adiv vesemude vekavmi ibrahime veashabi medyene velmu'tefikat. etethum rusuluhum bilbeyyinat. fema kane-llahu liyazlimehum velakin kanu enfusehum yazlimun |
Muhammet Abay elem ye'tihim nebeü-lleẕîne min ḳablihim ḳavmi nûḥiv ve`âdiv veŝemûde veḳavmi ibrâhîme veaṣḥâbi medyene velmü'tefikât. etethüm rusülühüm bilbeyyinât. femâ kâne-llâhü liyażlimehüm velâkin kânû enfüsehüm yażlimûn |
Muslim Shahin Onlara kendilerinden evvelkilerin, Nuh, Ad ve Semud kavimlerinin, Ibrahim kavminin, Medyen halkının ve altust olan sehirlerin haberi ulasmadı mı? Peygamberi onlara apacık mucizeler getirmisti. Demek ki, Allah onlara zulmedecek degildi, fakat onlar kendi kendilerine zulmetmekte idiler |
Muslim Shahin Onlara kendilerinden evvelkilerin, Nuh, Âd ve Semûd kavimlerinin, İbrahim kavminin, Medyen halkının ve altüst olan şehirlerin haberi ulaşmadı mı? Peygamberi onlara apaçık mucizeler getirmişti. Demek ki, Allah onlara zulmedecek değildi, fakat onlar kendi kendilerine zulmetmekte idiler |
Saban Piris Onlara, kendilerinden once gecen Nuh, Ad, Semud kavimlerinin, Ibrahim kavminin, Medyen ve alt ust olmus sehirlerin halklarının haberleri gelmedi mi? Resulleri onlara belgeler getirmislerdi. Allah, onlara zulmetmemis fakat onlar, kendi kendilerine zulmetmislerdi |
Saban Piris Onlara, kendilerinden önce geçen Nuh, Ad, Semûd kavimlerinin, İbrahim kavminin, Medyen ve alt üst olmuş şehirlerin halklarının haberleri gelmedi mi? Resulleri onlara belgeler getirmişlerdi. Allah, onlara zulmetmemiş fakat onlar, kendi kendilerine zulmetmişlerdi |