Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah Al-Furqan ayat 18 - الفُرقَان - Page - Juz 18
﴿قَالُواْ سُبۡحَٰنَكَ مَا كَانَ يَنۢبَغِي لَنَآ أَن نَّتَّخِذَ مِن دُونِكَ مِنۡ أَوۡلِيَآءَ وَلَٰكِن مَّتَّعۡتَهُمۡ وَءَابَآءَهُمۡ حَتَّىٰ نَسُواْ ٱلذِّكۡرَ وَكَانُواْ قَوۡمَۢا بُورٗا ﴾
[الفُرقَان: 18]
﴿قالوا سبحانك ما كان ينبغي لنا أن نتخذ من دونك من أولياء﴾ [الفُرقَان: 18]
Diyanet Isleri Onlar: "Hasa; Seni bırakıp baska dostlar edinmek bize yarasmaz; fakat Sen onlara ve babalarına nimetler verdin de sonunda Seni anmayı unuttular ve helaki hak eden bir millet oldular" derler |
Diyanet Isleri Onlar: "Subhansin seni tenzih ederiz. Seni birakip da senden baska dostlar edinmek bize yarasmaz; fakat sen onlara ve atalarina o kadar nimet verdin ki, sonunda seni anmayi unuttular ve helaki hak eden bir kavim oldular." derler |
Diyanet Isleri Onlar: "Sübhansin seni tenzih ederiz. Seni birakip da senden baska dostlar edinmek bize yarasmaz; fakat sen onlara ve atalarina o kadar nimet verdin ki, sonunda seni anmayi unuttular ve helaki hak eden bir kavim oldular." derler |
Diyanet Vakfi Onlar: Seni tenzih ederiz. Seni bırakıp da baska dostlar edinmek bize yarasmaz; fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki, sonunda (seni) anmayı unuttular ve helaki hak eden bir kavim oldular, derler |
Diyanet Vakfi Onlar: Seni tenzih ederiz. Seni bırakıp da başka dostlar edinmek bize yaraşmaz; fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki, sonunda (seni) anmayı unuttular ve helaki hak eden bir kavim oldular, derler |
Edip Yuksel Sen yucesin, senin yanında kimseyi veliler kabul etmek bize yakısmaz. Fakat, sen onlara ve atalarına nimetler bagısladın. Nihayet, onlar mesajı unutup yozlasan bir toplum oldular," diye karsılık verdiler |