Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah al-‘Imran ayat 104 - آل عِمران - Page - Juz 4
﴿وَلۡتَكُن مِّنكُمۡ أُمَّةٞ يَدۡعُونَ إِلَى ٱلۡخَيۡرِ وَيَأۡمُرُونَ بِٱلۡمَعۡرُوفِ وَيَنۡهَوۡنَ عَنِ ٱلۡمُنكَرِۚ وَأُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُفۡلِحُونَ ﴾
[آل عِمران: 104]
﴿ولتكن منكم أمة يدعون إلى الخير ويأمرون بالمعروف وينهون عن المنكر وأولئك﴾ [آل عِمران: 104]
Diyanet Isleri Sizden, iyiye cagıran, dogrulugu emreden ve fenalıktan meneden bir cemaat olsun. Iste basarıya erisenler yalnız onlardır |
Diyanet Isleri Icinizden hayra cagiran, iyiligi emredip kotulukten men eden bir topluluk bulunsun. Iste kurtulusa eren onlardir |
Diyanet Isleri Içinizden hayra çagiran, iyiligi emredip kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. Iste kurtulusa eren onlardir |
Diyanet Vakfi Sizden, hayra cagıran, iyiligi emredip kotulugu meneden bir topluluk bulunsun. Iste onlar kurtulusa erenlerdir |
Diyanet Vakfi Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir |
Edip Yuksel Icinizde, iyilige cagıran, sagduyuyu ogutleyen ve kotulukten sakındıran bir topluluk olsun. Bunlar basaranlardır |
Edip Yuksel İçinizde, iyiliğe çağıran, sağduyuyu öğütleyen ve kötülükten sakındıran bir topluluk olsun. Bunlar başaranlardır |