Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Al-Fath ayat 15 - الفَتح - Page - Juz 26
﴿سَيَقُولُ ٱلۡمُخَلَّفُونَ إِذَا ٱنطَلَقۡتُمۡ إِلَىٰ مَغَانِمَ لِتَأۡخُذُوهَا ذَرُونَا نَتَّبِعۡكُمۡۖ يُرِيدُونَ أَن يُبَدِّلُواْ كَلَٰمَ ٱللَّهِۚ قُل لَّن تَتَّبِعُونَا كَذَٰلِكُمۡ قَالَ ٱللَّهُ مِن قَبۡلُۖ فَسَيَقُولُونَ بَلۡ تَحۡسُدُونَنَاۚ بَلۡ كَانُواْ لَا يَفۡقَهُونَ إِلَّا قَلِيلٗا ﴾
[الفَتح: 15]
﴿سيقول المخلفون إذا انطلقتم إلى مغانم لتأخذوها ذرونا نتبعكم يريدون أن يبدلوا﴾ [الفَتح: 15]
Ibni Kesir Siz, ganimetleri almak için gittiğinizde; geride bırakılanlar diyeceklerdir ki: Bırakın, biz de arkanıza düşelim. Onlar, Allah´ın kelamını değiştirmek isterler. De ki: Bize uymayacaksınız. Allah, daha önce böyle buyurmuştur. Size; hayır, bizi çekemiyorsunuz, diyeceklerdir. Hayır onlar, pek az anlayan kimselerdir |
Gultekin Onan (Savastan) Geride bırakılanlar siz ganimetleri almaya gittiginiz zaman diyeceklerdir ki: "Bizi bırakın da sizi izleyelim." Onlar, Tanrı´nın kelamını degistirmek istiyorlar. De ki: "Siz, kesin olarak bizim izimizden gelemezsiniz. Tanrı, daha evvel boyle buyurdu." Bunun uzerine: "Hayır, bizi kıskanıyorsunuz" diyecekler. Hayır, onlar pek az kavrayan (la yefkahune) kimselerdir |
Gultekin Onan (Savaştan) Geride bırakılanlar siz ganimetleri almaya gittiğiniz zaman diyeceklerdir ki: "Bizi bırakın da sizi izleyelim." Onlar, Tanrı´nın kelamını değiştirmek istiyorlar. De ki: "Siz, kesin olarak bizim izimizden gelemezsiniz. Tanrı, daha evvel böyle buyurdu." Bunun üzerine: "Hayır, bizi kıskanıyorsunuz" diyecekler. Hayır, onlar pek az kavrayan (la yefkahune) kimselerdir |
Hasan Basri Cantay Siz ganimetler almak icin gitdiginiz vakit o geri bırakılanlar diyecek (ler) ki: «Bırakın biz de arkanıza duselim». Onlar (bununla) Allahın sozunu degisdirmelerini isterler. De ki: «Bizim arkamıza asla dusemezsiniz siz. Allah, daha evvel boyle buyurmusdur». Bunun uzerine de «Hayır, siz bizi cekemiyorsunuz» diyeceklerdir. Bil´akis onlar (baska degil) pek az anlar kimselerdir |
Hasan Basri Cantay Siz ganimetler almak için gitdiğiniz vakit o geri bırakılanlar diyecek (ler) ki: «Bırakın biz de arkanıza düşelim». Onlar (bununla) Allahın sözünü değişdirmelerini isterler. De ki: «Bizim arkamıza asla düşemezsiniz siz. Allah, daha evvel böyle buyurmuşdur». Bunun üzerine de «Hayır, siz bizi çekemiyorsunuz» diyeceklerdir. Bil´akis onlar (başka değil) pek az anlar kimselerdir |
Iskender Ali Mihr (Savastan) geri kalanlar, ganimetlerin (bulundugu yere) onları almak icin gittiginiz zaman: “Bizi bırakın (bize izin verin), size tabi olalım.” diyecekler. (Onlar) Allah´ın kelamını degistirmek istiyorlar. (Onlara) de ki: “Siz asla bize tabi olamazsınız. Allahu Teala daha once boyle buyurdu.” O zaman (onlar da): “Hayır, siz bize haset ediyorsunuz (bizi kıskanıyorsunuz).” diyecekler. Hayır, onlar pek azı haric, fıkıh (idrak) edemiyorlar (anlayamıyorlar) |
Iskender Ali Mihr (Savaştan) geri kalanlar, ganimetlerin (bulunduğu yere) onları almak için gittiğiniz zaman: “Bizi bırakın (bize izin verin), size tâbî olalım.” diyecekler. (Onlar) Allah´ın kelâmını değiştirmek istiyorlar. (Onlara) de ki: “Siz asla bize tâbî olamazsınız. Allahû Tealâ daha önce böyle buyurdu.” O zaman (onlar da): “Hayır, siz bize haset ediyorsunuz (bizi kıskanıyorsunuz).” diyecekler. Hayır, onlar pek azı hariç, fıkıh (idrak) edemiyorlar (anlayamıyorlar) |