Quran with Turkish translation - Surah Al-Kahf ayat 62 - الكَهف - Page - Juz 15
﴿فَلَمَّا جَاوَزَا قَالَ لِفَتَىٰهُ ءَاتِنَا غَدَآءَنَا لَقَدۡ لَقِينَا مِن سَفَرِنَا هَٰذَا نَصَبٗا ﴾
[الكَهف: 62]
﴿فلما جاوزا قال لفتاه آتنا غداءنا لقد لقينا من سفرنا هذا نصبا﴾ [الكَهف: 62]
Abdulbaki Golpinarli Oradan gectikten sonra Musa, genc arkadasına kusluk yemegimizi getir dedi, gercekten de su yolculuk, yordu bizi |
Adem Ugur (Bulusma yerlerini) gecip gittiklerinde Musa genc adamına: Kusluk yemegimizi getir bize. Hakikaten su yolculugumuz yuzunden basımıza (epeyce) sıkıntı geldi, dedi |
Adem Ugur (Buluşma yerlerini) geçip gittiklerinde Musa genç adamına: Kuşluk yemeğimizi getir bize. Hakikaten şu yolculuğumuz yüzünden başımıza (epeyce) sıkıntı geldi, dedi |
Ali Bulac (Varmaları gereken yere gelip) Gectiklerinde (Musa) genc-yardımcısına dedi ki: "Yemegimizi getir bize, andolsun, bu yaptıgımız-yolculuktan gercekten yorulduk |
Ali Bulac (Varmaları gereken yere gelip) Geçtiklerinde (Musa) genç-yardımcısına dedi ki: "Yemeğimizi getir bize, andolsun, bu yaptığımız-yolculuktan gerçekten yorulduk |
Ali Fikri Yavuz Iki deniz kavsagını gectikleri zaman, Musa, genc arkadasına: “-Kusluk yemegimizi getir, gercekten biz bu yolculugumuzdan yorgun dustuk.” dedi |
Ali Fikri Yavuz İki deniz kavşağını geçtikleri zaman, Mûsa, genç arkadaşına: “-Kuşluk yemeğimizi getir, gerçekten biz bu yolculuğumuzdan yorgun düştük.” dedi |
Celal Y Ld R M Orayı gectiklerinde Musa, genc arkadasına, «azıgımızı faize getir; and olsun ki, bu yolculugumuzdan yorgun ve bitkin dustuk, demisti.» |
Celal Y Ld R M Orayı geçtiklerinde Musa, genç arkadaşına, «azığımızı faize getir; and olsun ki, bu yolculuğumuzdan yorgun ve bitkin düştük, demişti.» |