Quran with Turkish translation - Surah Al-Baqarah ayat 38 - البَقَرَة - Page - Juz 1
﴿قُلۡنَا ٱهۡبِطُواْ مِنۡهَا جَمِيعٗاۖ فَإِمَّا يَأۡتِيَنَّكُم مِّنِّي هُدٗى فَمَن تَبِعَ هُدَايَ فَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ ﴾
[البَقَرَة: 38]
﴿قلنا اهبطوا منها جميعا فإما يأتينكم مني هدى فمن تبع هداي فلا﴾ [البَقَرَة: 38]
Abdulbaki Golpinarli Dedik ki: Hepiniz de cennetten inin. Fakat benden size bir dogru yol gosterici geldi mi o dogru yolu gosterenin izinden gidenlere ne korku vardır, ne huzun |
Adem Ugur Dedik ki: Hepiniz cennetten inin! Eger benden size bir hidayet gelir de her kim hidayetime tabi olursa onlar icin herhangi bir korku yoktur ve onlar uzuntu cekmezler |
Adem Ugur Dedik ki: Hepiniz cennetten inin! Eğer benden size bir hidayet gelir de her kim hidayetime tâbi olursa onlar için herhangi bir korku yoktur ve onlar üzüntü çekmezler |
Ali Bulac Dedik ki: "Oradan tumunuz inin. Bundan sonra size Benden bir hidayet geldiginde, kim Benim hidayetime uyarsa, onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır |
Ali Bulac Dedik ki: "Oradan tümünüz inin. Bundan sonra size Benden bir hidayet geldiğinde, kim Benim hidayetime uyarsa, onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır |
Ali Fikri Yavuz Biz onlara: “- Hepiniz cennetten inin! Benden size bir hidayet (Peygamber ve kitab) gelince, biliniz ki, benim bu hidayetime tabi ve baglı olanlar icin asla korku yoktur; ve onlar mahzun da olmazlar.” dedik |
Ali Fikri Yavuz Biz onlara: “- Hepiniz cennetten inin! Benden size bir hidayet (Peygamber ve kitab) gelince, biliniz ki, benim bu hidayetime tâbi ve bağlı olanlar için aslâ korku yoktur; ve onlar mahzûn da olmazlar.” dedik |
Celal Y Ld R M (Evet) Inin oradan hepiniz! dedik. Benden size bir hidayet (dogru yolu gosteren kitap ya da peygamber) gelecek olursa, artık kim hidayetime uyarsa, onlara ne bir korku vardır ne de onlar mahzun olurlar |
Celal Y Ld R M (Evet) İnin oradan hepiniz! dedik. Benden size bir hidâyet (doğru yolu gösteren kitap ya da peygamber) gelecek olursa, artık kim hidâyetime uyarsa, onlara ne bir korku vardır ne de onlar mahzun olurlar |