Quran with Turkish translation - Surah An-Naml ayat 42 - النَّمل - Page - Juz 19
﴿فَلَمَّا جَآءَتۡ قِيلَ أَهَٰكَذَا عَرۡشُكِۖ قَالَتۡ كَأَنَّهُۥ هُوَۚ وَأُوتِينَا ٱلۡعِلۡمَ مِن قَبۡلِهَا وَكُنَّا مُسۡلِمِينَ ﴾
[النَّمل: 42]
﴿فلما جاءت قيل أهكذا عرشك قالت كأنه هو وأوتينا العلم من قبلها﴾ [النَّمل: 42]
Abdulbaki Golpinarli Hukumdar gelince, tahtın bumuydu dendi, o da ona pek benziyor zaten daha once de Suleyman'ın peygamberligini bilmis, anlamıstık ve teslim olmustuk dedi |
Adem Ugur Melike gelince: Senin tahtın da boyle mi? dendi. O soyle cevap verdi: Tıpkı o! (Suleyman soyle dedi): Bize daha once (Allah´tan) bilgi verilmis ve biz musluman olmustuk |
Adem Ugur Melike gelince: Senin tahtın da böyle mi? dendi. O şöyle cevap verdi: Tıpkı o! (Süleyman şöyle dedi): Bize daha önce (Allah´tan) bilgi verilmiş ve biz müslüman olmuştuk |
Ali Bulac Boylece (Belkıs) geldigi zaman ona: "Senin tahtın boyle mi?" denildi. Dedi ki: "Tıpkı kendisi. Bize ondan once ilim verilmisti ve biz Musluman olmustuk |
Ali Bulac Böylece (Belkıs) geldiği zaman ona: "Senin tahtın böyle mi?" denildi. Dedi ki: "Tıpkı kendisi. Bize ondan önce ilim verilmişti ve biz Müslüman olmuştuk |
Ali Fikri Yavuz Vakta ki (Belkıs) geldi, ona denildi ki: “- Boyle mi senin tahtın?” (Belkıs soyle) dedi: “- Sanki odur. Bununla beraber bize bu taht mucizesinden once (peygamberligine delalet eden Hudhud mucizesi ile) ilim verildi ve musluman olduk.” |
Ali Fikri Yavuz Vakta ki (Belkıs) geldi, ona denildi ki: “- Böyle mi senin tahtın?” (Belkıs şöyle) dedi: “- Sanki odur. Bununla beraber bize bu taht mucizesinden önce (peygamberliğine delâlet eden Hüdhüd mucizesi ile) ilim verildi ve müslüman olduk.” |
Celal Y Ld R M Melike gelince, «tahtın boyle mi idi ?» denildi. O da «onun gibi bir sey; bundan daha once bize bilgi verilmisti; bizler de teslim olmus idik,» dedi |
Celal Y Ld R M Melike gelince, «tahtın böyle mi idi ?» denildi. O da «onun gibi bir şey; bundan daha önce bize bilgi verilmişti; bizler de teslîm olmuş idik,» dedi |