Quran with Turkish translation - Surah Saba’ ayat 43 - سَبإ - Page - Juz 22
﴿وَإِذَا تُتۡلَىٰ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتُنَا بَيِّنَٰتٖ قَالُواْ مَا هَٰذَآ إِلَّا رَجُلٞ يُرِيدُ أَن يَصُدَّكُمۡ عَمَّا كَانَ يَعۡبُدُ ءَابَآؤُكُمۡ وَقَالُواْ مَا هَٰذَآ إِلَّآ إِفۡكٞ مُّفۡتَرٗىۚ وَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لِلۡحَقِّ لَمَّا جَآءَهُمۡ إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا سِحۡرٞ مُّبِينٞ ﴾
[سَبإ: 43]
﴿وإذا تتلى عليهم آياتنا بينات قالوا ما هذا إلا رجل يريد أن﴾ [سَبإ: 43]
Abdulbaki Golpinarli Onlara, apacık ayetlerimizi okudugun zaman bu adam derler, sizi atalarınızın kulluk ettigi seylerden vazgecirmek isteyen birisi ancak ve bu derler, uydurulmus duzme bir sey ancak ve kafir olanlar, onlara gercege ait bir sey geldi mi, bu derler, apacık bir buyu ancak |
Adem Ugur Onlara apacık ayetlerimiz okundugu zaman demislerdi ki: Bu, sizi babalarınızın taptıgı (putlardan) cevirmek isteyen bir adamdan baskası degildir. Ve yine bu (Kur´an) da uydurulmus bir yalandan baska bir sey degildir, dediler. Hak kendilerine geldiginde onu inkar edenler de: Bu, apacık bir buyuden baska bir sey degildir, dediler |
Adem Ugur Onlara apaçık âyetlerimiz okunduğu zaman demişlerdi ki: Bu, sizi babalarınızın taptığı (putlardan) çevirmek isteyen bir adamdan başkası değildir. Ve yine bu (Kur´an) da uydurulmuş bir yalandan başka bir şey değildir, dediler. Hak kendilerine geldiğinde onu inkâr edenler de: Bu, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir, dediler |
Ali Bulac Onlara, apacık olan ayetlerimiz okundugunda: "Bu, sizi babalarınızın taptıkların(ilahlar)dan alıkoymak isteyen bir adamdan baskası degildir" dediler. Ve dediler ki: "Bu, duzulup uydurulmus bir yalan (iftira)dan baska bir sey de degildir." Inkar edenler de, kendilerine geldigi zaman hak icin: "Bu, apacık bir buyuden baska bir sey degildir" dediler |
Ali Bulac Onlara, apaçık olan ayetlerimiz okunduğunda: "Bu, sizi babalarınızın taptıkların(ilahlar)dan alıkoymak isteyen bir adamdan başkası değildir" dediler. Ve dediler ki: "Bu, düzülüp uydurulmuş bir yalan (iftira)dan başka bir şey de değildir." İnkar edenler de, kendilerine geldiği zaman hak için: "Bu, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir" dediler |
Ali Fikri Yavuz Karsılarında acık acık ayetlerimiz okundugu zaman, dediler ki: “- Bu kimse, baska degil, sırf sizi atalarınızın taptıgı putlardan alıkoymak istiyen bir adamdır.” (Kur’an hakkında da): “-Bu baska bir sey degil, sırf uydurulmus bir iftiradır.” soylediler. O kafirlere Kur’an gelince de: “- Bu, apacık bir sihirdir” dediler |
Ali Fikri Yavuz Karşılarında açık açık âyetlerimiz okunduğu zaman, dediler ki: “- Bu kimse, başka değil, sırf sizi atalarınızın taptığı putlardan alıkoymak istiyen bir adamdır.” (Kur’an hakkında da): “-Bu başka bir şey değil, sırf uydurulmuş bir iftiradır.” söylediler. O kâfirlere Kur’an gelince de: “- Bu, apaçık bir sihirdir” dediler |
Celal Y Ld R M Ayetlerimiz kendilerine karsı acık-secik okundugu zaman, dediler ki, «bu adam ancak sizi babalarınızın taptıgı seylerden alıkoymak ister ve bu Kur´an uydurulmus bir duzmeden baskası degildir.» Inkar edenler de hakk (olan Kur´an) kendilerine geldigi zaman, «bu acık bir sihirden baskası degildir» dediler |
Celal Y Ld R M Âyetlerimiz kendilerine karşı açık-seçik okunduğu zaman, dediler ki, «bu adam ancak sizi babalarınızın taptığı şeylerden alıkoymak ister ve bu Kur´ân uydurulmuş bir düzmeden başkası değildir.» İnkâr edenler de hakk (olan Kur´ân) kendilerine geldiği zaman, «bu açık bir sihirden başkası değildir» dediler |