Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-An‘am ayat 73 - الأنعَام - Page - Juz 7
﴿وَهُوَ ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ بِٱلۡحَقِّۖ وَيَوۡمَ يَقُولُ كُن فَيَكُونُۚ قَوۡلُهُ ٱلۡحَقُّۚ وَلَهُ ٱلۡمُلۡكُ يَوۡمَ يُنفَخُ فِي ٱلصُّورِۚ عَٰلِمُ ٱلۡغَيۡبِ وَٱلشَّهَٰدَةِۚ وَهُوَ ٱلۡحَكِيمُ ٱلۡخَبِيرُ ﴾
[الأنعَام: 73]
﴿وهو الذي خلق السموات والأرض بالحق ويوم يقول كن فيكون قوله الحق﴾ [الأنعَام: 73]
Latin Alphabet Ve huvellezı halekas semavati vel erda bil hakk ve yevme yekulu kun fe yekun kavluhul hakk ve lehul mulku yevme yunfehu fis sur alimul gaybi ves sehadeh ve huvel hakımul habır |
Latin Alphabet Ve huvellezi halakas semavati vel arda bil hakk(hakkı), ve yevme yekulu kun fe yekun(yekunu), kavluhul hakk(hakku), ve lehul mulku yevme yunfehu fis sur(suri), alimul gaybi ves sehadeh(sehadeti), ve huvel hakimul habir(habiru) |
Latin Alphabet Ve huvellezî halakas semâvâti vel arda bil hakk(hakkı), ve yevme yekûlu kun fe yekûn(yekûnu), kavluhul hakk(hakku), ve lehul mulku yevme yunfehu fîs sûr(sûri), âlimul gaybi veş şehâdeh(şehâdeti), ve huvel hakîmul habîr(habîru) |
Muhammed Esed Odur gokleri ve yeri (deruni) bir hakikate gore yaratmıs olan. O ne zaman "Ol!" dese emri derhal yerine gelir; ve (mahser) borusu calındıgı Gun hukumranlık yine Onun olacaktır. O, yaratılmısların idraklerini asan seyleri de, onların duyuları veya akılları ile kavrayabileceklerini de bilir: yalnızca Odur gercek hikmet sahibi, her seyden haberdar olan |
Muhammed Esed Odur gökleri ve yeri (deruni) bir hakikate göre yaratmış olan. O ne zaman "Ol!" dese emri derhal yerine gelir; ve (mahşer) borusu çalındığı Gün hükümranlık yine Onun olacaktır. O, yaratılmışların idraklerini aşan şeyleri de, onların duyuları veya akılları ile kavrayabileceklerini de bilir: yalnızca Odur gerçek hikmet sahibi, her şeyden haberdar olan |
Muhammet Abay vehuve-llezi haleka-ssemavati vel'arda bilhakk. veyevme yekulu kun feyekun. kavluhu-lhakk. velehu-lmulku yevme yunfehu fi-ssur. `alimu-lgaybi vessehadeh. vehuve-lhakimu-lhabir |
Muhammet Abay vehüve-lleẕî ḫaleḳa-ssemâvâti vel'arḍa bilḥaḳḳ. veyevme yeḳûlü kün feyekûn. ḳavlühü-lḥaḳḳ. velehü-lmülkü yevme yünfeḫu fi-ṣṣûr. `âlimü-lgaybi veşşehâdeh. vehüve-lḥakîmü-lḫabîr |
Muslim Shahin O, gokleri ve yeri hak (ve hikmet) ile yaratandır. « OL!» dedigi gun hersey oluverir. O'nun sozu gercektir. Sur'a uflendigi gun de hukumranlık O'nundur. Gizliyi ve acıgı bilendir ve O, hikmet sahibidir, herseyden haberdardır |
Muslim Shahin O, gökleri ve yeri hak (ve hikmet) ile yaratandır. « OL!» dediği gün herşey oluverir. O'nun sözü gerçektir. Sûr'a üflendiği gün de hükümranlık O'nundur. Gizliyi ve açığı bilendir ve O, hikmet sahibidir, herşeyden haberdardır |
Saban Piris Gokleri ve yeri hak ile yaratan O’dur. “Ol!” dedigi gun oluverir; sozu haktır; sura uflendigi gun de hakimiyet O’nundur. Gizliyi de goruneni de bilendir. Hakim olan haberdar olan O’dur |
Saban Piris Gökleri ve yeri hak ile yaratan O’dur. “Ol!” dediği gün oluverir; sözü haktır; sûra üflendiği gün de hakimiyet O’nundur. Gizliyi de görüneni de bilendir. Hâkim olan haberdar olan O’dur |