Quran with Turkish_Fizilal_Kuran translation - Surah Al-A‘raf ayat 100 - الأعرَاف - Page - Juz 9
﴿أَوَلَمۡ يَهۡدِ لِلَّذِينَ يَرِثُونَ ٱلۡأَرۡضَ مِنۢ بَعۡدِ أَهۡلِهَآ أَن لَّوۡ نَشَآءُ أَصَبۡنَٰهُم بِذُنُوبِهِمۡۚ وَنَطۡبَعُ عَلَىٰ قُلُوبِهِمۡ فَهُمۡ لَا يَسۡمَعُونَ ﴾
[الأعرَاف: 100]
﴿أو لم يهد للذين يرثون الأرض من بعد أهلها أن لو نشاء﴾ [الأعرَاف: 100]
Fizilal Il Kuran Üzerinde yaşadıkları toprakları eski yerlilerinden miras alanlar, istesek kendilerini günahları yüzünden musibetlere çarptırabileceğimizi, kalplerini mühürleyebileceğimizi ve kulaklarının işitemez olabileceğini, bu tarihi sürecin ışığında halâ kavrayamadılar mı |
Fizilal Il Kuran Uzerinde yasadıkları toprakları eski yerlilerinden miras alanlar, istesek kendilerini gunahları yuzunden musibetlere carptırabilecegimizi, kalplerini muhurleyebilecegimizi ve kulaklarının isitemez olabilecegini, bu tarihi surecin ısıgında hala kavrayamadılar mı |
Elmalili Hamdi Yazir Önceki sahiplerinden sonra yeryüzüne vâris olanlara hâlâ şu gerçek belli olmadı mı ki: Eğer biz dileseydik onları da günahlarından dolayı musibetlere uğratırdık! Biz onların kalplerini mühürleriz de onlar (gerçekleri) işitmezler |
Elmal L Sadelestirilmis Eski sahiplerinden sonra bu topraga varis olanlara hala su gercek belli olmadı mı ki: Eger dilemis olsaydık onların da gunahlarını baslarına carpardık! Kalplerinin uzerini muhurleriz de onlar gercegi isitmezler |
Elmal L Sadelestirilmis Eski sahiplerinden sonra bu toprağa varis olanlara hala şu gerçek belli olmadı mı ki: Eğer dilemiş olsaydık onların da günahlarını başlarına çarpardık! Kalplerinin üzerini mühürleriz de onlar gerçeği işitmezler |
Elmal L Sadelestirilmis Onceki sahiplerinden sonra yeryuzune varis olanlara hala su gercek belli olmadı mı ki: Eger biz dileseydik onları da gunahlarından dolayı musibetlere ugratırdık! Biz onların kalplerini muhurleriz de onlar (gercekleri) isitmezler |
Elmal L Sadelestirilmis Önceki sahiplerinden sonra yeryüzüne vâris olanlara hâlâ şu gerçek belli olmadı mı ki: Eğer biz dileseydik onları da günahlarından dolayı musibetlere uğratırdık! Biz onların kalplerini mühürleriz de onlar (gerçekleri) işitmezler |