Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Al-Kahf ayat 47 - الكَهف - Page - Juz 15
﴿وَيَوۡمَ نُسَيِّرُ ٱلۡجِبَالَ وَتَرَى ٱلۡأَرۡضَ بَارِزَةٗ وَحَشَرۡنَٰهُمۡ فَلَمۡ نُغَادِرۡ مِنۡهُمۡ أَحَدٗا ﴾
[الكَهف: 47]
﴿ويوم نسير الجبال وترى الأرض بارزة وحشرناهم فلم نغادر منهم أحدا﴾ [الكَهف: 47]
Ibni Kesir Bir gün dağları yürütürüz de; sen, yeri dümdüz görürsün. Hiç birini bırakmaksızın toplarız onları |
Gultekin Onan Dagları yurutecegimiz gun, yeri cırılcıplak (dumduz olmus) gorursun; onları bir arada toplamısız da, iclerinden hic birini dısarda bırakmamısızdır |
Gultekin Onan Dağları yürüteceğimiz gün, yeri çırılçıplak (dümdüz olmuş) görürsün; onları bir arada toplamışız da, içlerinden hiç birini dışarda bırakmamışızdır |
Hasan Basri Cantay (Dusun) o gun (u) ki biz dagları yurutecegiz ve sen yeri (cırcıplak) bir col goreceksin. Onları da mahserde toplamısızdır da iclerinden hic birini bırakmamısızdır |
Hasan Basri Cantay (Düşün) o gün (ü) ki biz dağları yürüteceğiz ve sen yeri (çırçıplak) bir çöl göreceksin. Onları da mahşerde toplamışızdır da içlerinden hiç birini bırakmamışızdır |
Iskender Ali Mihr Ve o gun dagları yurutecegiz. Ve (o gun) yeryuzunu bariz (acık ve net) olarak gorursun. Ve onları, (huzurumuzda) hasredip toplamak suretiyle (insanlardan) onlardan (hic) birini bırakmayacagız |
Iskender Ali Mihr Ve o gün dağları yürüteceğiz. Ve (o gün) yeryüzünü bariz (açık ve net) olarak görürsün. Ve onları, (huzurumuzda) haşredip toplamak suretiyle (insanlardan) onlardan (hiç) birini bırakmayacağız |