Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Al-Furqan ayat 17 - الفُرقَان - Page - Juz 18
﴿وَيَوۡمَ يَحۡشُرُهُمۡ وَمَا يَعۡبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ فَيَقُولُ ءَأَنتُمۡ أَضۡلَلۡتُمۡ عِبَادِي هَٰٓؤُلَآءِ أَمۡ هُمۡ ضَلُّواْ ٱلسَّبِيلَ ﴾
[الفُرقَان: 17]
﴿ويوم يحشرهم وما يعبدون من دون الله فيقول أأنتم أضللتم عبادي هؤلاء﴾ [الفُرقَان: 17]
Ibni Kesir O gün Rabbın onları ve Allah´tan başka taptıklarını bir araya toplar ve: Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar? der |
Gultekin Onan Onları ve Tanrı´dan baska taptıklarını bir araya getirip toplayacagı ve: "Su kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar?" diyecegi gun |
Gultekin Onan Onları ve Tanrı´dan başka taptıklarını bir araya getirip toplayacağı ve: "Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar?" diyeceği gün |
Hasan Basri Cantay (Rabbin) onları da, Allahdan gayri tapdıklarını da (mahserde) bir araya toplayıb da: «Siz mi su kullarımı sapdırdınız, yoksa kendileri mi yolu sapıtdılar?» diyecegi gun |
Hasan Basri Cantay (Rabbin) onları da, Allahdan gayri tapdıklarını da (mahşerde) bir araya toplayıb da: «Siz mi şu kullarımı sapdırdınız, yoksa kendileri mi yolu sapıtdılar?» diyeceği gün |
Iskender Ali Mihr Ve o gun, onları ve Allah´tan baska taptıkları seyleri hasredecek (toplayacak) sonra da onlara soyle diyecek: “Bu kullarımı, siz mi dalalete dusurdunuz yoksa onlar mı dalalet yolunda kaldılar?” |
Iskender Ali Mihr Ve o gün, onları ve Allah´tan başka taptıkları şeyleri haşredecek (toplayacak) sonra da onlara şöyle diyecek: “Bu kullarımı, siz mi dalâlete düşürdünüz yoksa onlar mı dalâlet yolunda kaldılar?” |