Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Muhammad ayat 4 - مُحمد - Page - Juz 26
﴿فَإِذَا لَقِيتُمُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَضَرۡبَ ٱلرِّقَابِ حَتَّىٰٓ إِذَآ أَثۡخَنتُمُوهُمۡ فَشُدُّواْ ٱلۡوَثَاقَ فَإِمَّا مَنَّۢا بَعۡدُ وَإِمَّا فِدَآءً حَتَّىٰ تَضَعَ ٱلۡحَرۡبُ أَوۡزَارَهَاۚ ذَٰلِكَۖ وَلَوۡ يَشَآءُ ٱللَّهُ لَٱنتَصَرَ مِنۡهُمۡ وَلَٰكِن لِّيَبۡلُوَاْ بَعۡضَكُم بِبَعۡضٖۗ وَٱلَّذِينَ قُتِلُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ فَلَن يُضِلَّ أَعۡمَٰلَهُمۡ ﴾
[مُحمد: 4]
﴿فإذا لقيتم الذين كفروا فضرب الرقاب حتى إذا أثخنتموهم فشدوا الوثاق فإما﴾ [مُحمد: 4]
Ibni Kesir Öyleyse küfredenlerle karşılaştığınızda hemen boyunlarını vurun. Nihayet onları sindirince, bağı sıkı basın. Sonra da ya bir lütuf veya bir fidye. Yeter ki harb hazırlıklarını bıraksın. Eğer Allah, dileseydi; onlardan elbette intikam alırdı. Fakat kiminizi kiminizle denemek ister. Allah yolunda öldürülenlere gelince; Allah onların amellerini asla boşa çıkarmaz |
Gultekin Onan Oyleyse, kufredenlerle (savas sırasında) karsı karsıya geldiginiz zaman, hemen boyunlarını vurun; sonunda onları ´iyice bozguna ugratıp zafer kazanınca da´ artık (esirler icin) bagı sımsıkı tutun. Bundan sonra ya bir lutuf olarak (onları bırakın) veya bir fidye (karsılıgı salıverin). Oyle ki savas agırlıklarını bıraksın (sona ersin). Iste boyle; eger Tanrı dilemis olsaydı, elbette onlardan intikam alırdı. Ancak (savas,) sizleri birbirinizle denemesi icindir. Tanrı yolunda oldurulenlerin ise; kesin olarak (Tanrı) amellerini giderip bosa cıkarmaz |
Gultekin Onan Öyleyse, küfredenlerle (savaş sırasında) karşı karşıya geldiğiniz zaman, hemen boyunlarını vurun; sonunda onları ´iyice bozguna uğratıp zafer kazanınca da´ artık (esirler için) bağı sımsıkı tutun. Bundan sonra ya bir lütuf olarak (onları bırakın) veya bir fidye (karşılığı salıverin). Öyle ki savaş ağırlıklarını bıraksın (sona ersin). İşte böyle; eğer Tanrı dilemiş olsaydı, elbette onlardan intikam alırdı. Ancak (savaş,) sizleri birbirinizle denemesi içindir. Tanrı yolunda öldürülenlerin ise; kesin olarak (Tanrı) amellerini giderip boşa çıkarmaz |
Hasan Basri Cantay Onun icin o kufredenlerle (muhaarebede) karsılasdıgınız vakit boyunlarını vurun. Nihayet onları mecalsiz bir haale getirdiginiz zaman artık bagı sıkı tutun. (Ondan) sonra ise ya iyilik (yapın), yahud fidye (alın). Yeter ki harb (erbabı) agırlıklarını bıraksın. (Emir) boyledir. Eger Allah dileseydi onlardan (muhaarebesiz olarak da) elbet intikaam alırdı. Fakat (muhaarebeyi emr etmesi) sizi birbirinizle imtihan etmesi icindir. Allah yolunda oldurulenlerin amel (ve hizmet) lerini asla bosa cıkarmaz O |
Hasan Basri Cantay Onun için o küfredenlerle (muhaarebede) karşılaşdığınız vakit boyunlarını vurun. Nihayet onları mecalsiz bir haale getirdiğiniz zaman artık bağı sıkı tutun. (Ondan) sonra ise ya iyilik (yapın), yahud fidye (alın). Yeter ki harb (erbabı) ağırlıklarını bıraksın. (Emir) böyledir. Eğer Allah dileseydi onlardan (muhaarebesiz olarak da) elbet intikaam alırdı. Fakat (muhaarebeyi emr etmesi) sizi birbirinizle imtihan etmesi içindir. Allah yolunda öldürülenlerin amel (ve hizmet) lerini asla boşa çıkarmaz O |
Iskender Ali Mihr Artık kafirlerle karsılastıgınız zaman onları gucsuz (zayıf) bırakıncaya kadar boyunlarını vurun. Baglarını kuvvetlendirin (esirleri sıkıca baglayın). Nihayet savası, onun agırlıklarını (silahlarını ve savas levazımatını) bırakınca da onları, ister lutuf olarak (bedelsiz) veya fidye alarak (bedel karsılıgı) (bırakın). Iste boyle. Ve eger Allah dileseydi, elbette onlardan intikam alırdı. Ve lakin (bu) sizin bir kısmınızı, diger bir kısımla imtihan etmek icindir. Ve onlar ki Allah yolunda oldurulenlerdir, o taktirde onların amelleri bosa cıkarılmaz |
Iskender Ali Mihr Artık kâfirlerle karşılaştığınız zaman onları güçsüz (zayıf) bırakıncaya kadar boyunlarını vurun. Bağlarını kuvvetlendirin (esirleri sıkıca bağlayın). Nihayet savaşı, onun ağırlıklarını (silâhlarını ve savaş levazımatını) bırakınca da onları, ister lütuf olarak (bedelsiz) veya fidye alarak (bedel karşılığı) (bırakın). İşte böyle. Ve eğer Allah dileseydi, elbette onlardan intikam alırdı. Ve lâkin (bu) sizin bir kısmınızı, diğer bir kısımla imtihan etmek içindir. Ve onlar ki Allah yolunda öldürülenlerdir, o taktirde onların amelleri boşa çıkarılmaz |