Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Al-A‘raf ayat 34 - الأعرَاف - Page - Juz 8
﴿وَلِكُلِّ أُمَّةٍ أَجَلٞۖ فَإِذَا جَآءَ أَجَلُهُمۡ لَا يَسۡتَأۡخِرُونَ سَاعَةٗ وَلَا يَسۡتَقۡدِمُونَ ﴾
[الأعرَاف: 34]
﴿ولكل أمة أجل فإذا جاء أجلهم لا يستأخرون ساعة ولا يستقدمون﴾ [الأعرَاف: 34]
Ibni Kesir Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri gelince; ne bir an geri kalır, ne de bir an ileri gidebilirler |
Gultekin Onan Her ummet icin bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince ne bir saat ertelenebilirler, ne de one alınabilirler [tam zamanında cokerler] |
Gultekin Onan Her ümmet için bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince ne bir saat ertelenebilirler, ne de öne alınabilirler [tam zamanında çökerler] |
Hasan Basri Cantay Her ummetin (mukadder) bir eceli vardır. Binaen´aleyh o muddetleri gelince bir saat ne geri bırakabilirler, ne one alabilirler |
Hasan Basri Cantay Her ümmetin (mukadder) bir eceli vardır. Binâen´aleyh o müddetleri gelince bir saat ne geri bırakabilirler, ne öne alabilirler |
Iskender Ali Mihr Butun ummetler icin bir ecel (sure, zaman dilimi, muddet) vardır. Onların ecelleri geldigi zaman ne bir saat ileri, ne bir saat geri alınmaz |
Iskender Ali Mihr Bütün ümmetler için bir ecel (süre, zaman dilimi, müddet) vardır. Onların ecelleri geldiği zaman ne bir saat ileri, ne bir saat geri alınmaz |