Quran with Turkish_Tefhim translation - Surah Al-A‘raf ayat 34 - الأعرَاف - Page - Juz 8
﴿وَلِكُلِّ أُمَّةٍ أَجَلٞۖ فَإِذَا جَآءَ أَجَلُهُمۡ لَا يَسۡتَأۡخِرُونَ سَاعَةٗ وَلَا يَسۡتَقۡدِمُونَ ﴾ 
[الأعرَاف: 34]
﴿ولكل أمة أجل فإذا جاء أجلهم لا يستأخرون ساعة ولا يستقدمون﴾ [الأعرَاف: 34]
| Tefhim Ul Kuran Her ummet icin bir ecel vardır. Onların ecelleri gelince, ne bir saat ertelenebilirler ne de one alınabilirler (tam zamanında cokerler) | 
| Shaban Britch Her ummetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiginde; ne bir sure ertelenebilir, ne de one alınabilir | 
| Shaban Britch Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiğinde; ne bir süre ertelenebilir, ne de öne alınabilir | 
| Suat Yildirim Her ummet icin belirlenmis bir muddet vardır. Vadeleri gelince ne bir an geri bırakabilir, ne de bir an one alabilirler | 
| Suat Yildirim Her ümmet için belirlenmiş bir müddet vardır. Vâdeleri gelince ne bir an geri bırakabilir, ne de bir an öne alabilirler | 
| Suleyman Ates Her ummetin bir suresi vardır. Sureleri gelince (onlar), ne bir an geri kalırlar, ne de one gecerler, (tam vaktinde batıp giderler) | 
| Suleyman Ates Her ümmetin bir süresi vardır. Süreleri gelince (onlar), ne bir an geri kalırlar, ne de öne geçerler, (tam vaktinde batıp giderler) |