×

Hepsi de toplanıp Allah'ın tapısına çıkar; zayıflar, ululanan büyüklere şüphe yok ki 14:21 Turkish translation

Quran infoTurkishSurah Ibrahim ⮕ (14:21) ayat 21 in Turkish

14:21 Surah Ibrahim ayat 21 in Turkish (التركية)

Quran with Turkish translation - Surah Ibrahim ayat 21 - إبراهِيم - Page - Juz 13

﴿وَبَرَزُواْ لِلَّهِ جَمِيعٗا فَقَالَ ٱلضُّعَفَٰٓؤُاْ لِلَّذِينَ ٱسۡتَكۡبَرُوٓاْ إِنَّا كُنَّا لَكُمۡ تَبَعٗا فَهَلۡ أَنتُم مُّغۡنُونَ عَنَّا مِنۡ عَذَابِ ٱللَّهِ مِن شَيۡءٖۚ قَالُواْ لَوۡ هَدَىٰنَا ٱللَّهُ لَهَدَيۡنَٰكُمۡۖ سَوَآءٌ عَلَيۡنَآ أَجَزِعۡنَآ أَمۡ صَبَرۡنَا مَا لَنَا مِن مَّحِيصٖ ﴾
[إبراهِيم: 21]

Hepsi de toplanıp Allah'ın tapısına çıkar; zayıflar, ululanan büyüklere şüphe yok ki derler, biz size uymuştuk, Allah'ın azabından bir kısmını olsun bizden defedebilir misiniz? Onlar da Allah bizi doğru yola sevketseydi biz de size doğru yolu gösterirdik derler, artık ağlayıp sızlasak da bir bizim için, sabredip katlansak da; sığınacak hiçbir yerimiz yok

❮ Previous Next ❯

ترجمة: وبرزوا لله جميعا فقال الضعفاء للذين استكبروا إنا كنا لكم تبعا فهل, باللغة التركية

﴿وبرزوا لله جميعا فقال الضعفاء للذين استكبروا إنا كنا لكم تبعا فهل﴾ [إبراهِيم: 21]

Abdulbaki Golpinarli
Hepsi de toplanıp Allah'ın tapısına cıkar; zayıflar, ululanan buyuklere suphe yok ki derler, biz size uymustuk, Allah'ın azabından bir kısmını olsun bizden defedebilir misiniz? Onlar da Allah bizi dogru yola sevketseydi biz de size dogru yolu gosterirdik derler, artık aglayıp sızlasak da bir bizim icin, sabredip katlansak da; sıgınacak hicbir yerimiz yok
Adem Ugur
(Kıyamet gununde) hepsi Allah´ın huzuruna cıkacak ve zayıflar o buyukluk taslayanlara diyecekler ki: "Biz sizin tabilerinizdik. Simdi siz, Allah´ın azabından herhangi bir seyi bizden savabilir misiniz?" Onlar da diyecekler ki: "(Ne yapalım) Allah bizi hidayete erdirseydi biz de sizi dogru yola iletirdik. Simdi sızlansak da sabretsek de birdir. Cunku bizim icin sıgınacak bir yer yoktur
Adem Ugur
(Kıyamet gününde) hepsi Allah´ın huzuruna çıkacak ve zayıflar o büyüklük taslayanlara diyecekler ki: "Biz sizin tâbilerinizdik. Şimdi siz, Allah´ın azabından herhangi bir şeyi bizden savabilir misiniz?" Onlar da diyecekler ki: "(Ne yapalım) Allah bizi hidayete erdirseydi biz de sizi doğru yola iletirdik. Şimdi sızlansak da sabretsek de birdir. Çünkü bizim için sığınacak bir yer yoktur
Ali Bulac
Onların tumu-toplanıp (kıyamette) Allah'ın huzuruna cıktılar da zayıflar (mustaz'aflar) buyukluk taslayanlara (mustekbirlere) dedi ki: "Suphesiz, biz size tabi idik; simdi siz, bizden Allah'ın azabından herhangi bir seyi onleyebiliyor musunuz?" Dediler ki: "Eger Allah bize dogru yolu gosterseydi biz de sizlere dogru yolu gosterirdik. Simdi yakınsak da, sabretsek de fark etmez, bizim icin kacacak bir yer yoktur
Ali Bulac
Onların tümü-toplanıp (kıyamette) Allah'ın huzuruna çıktılar da zayıflar (müstaz'aflar) büyüklük taslayanlara (müstekbirlere) dedi ki: "Şüphesiz, biz size tabi idik; şimdi siz, bizden Allah'ın azabından herhangi bir şeyi önleyebiliyor musunuz?" Dediler ki: "Eğer Allah bize doğru yolu gösterseydi biz de sizlere doğru yolu gösterirdik. Şimdi yakınsak da, sabretsek de fark etmez, bizim için kaçacak bir yer yoktur
Ali Fikri Yavuz
Kıyamet gununde hepsi Allah’ın huzuruna cıkıp, bayagı ve dusuk fikirli kimseler, baglı oldukları onderlerine soyle derler: “- Biz sizin baglılarınızdık. Simdi siz, uzerimizden Allah’ın azabından zerrece bir sey kaldırabiliyor musunuz?” Onderleri de derler ki” -Eger Allah bize hidayet verseydi, muhakkak biz de size dogru yolu gosterirdik. simdi sızlansak da, sabretsek de bizim icin fark yok, bize hic bir kurtulus yok...”
Ali Fikri Yavuz
Kıyamet gününde hepsi Allah’ın huzuruna çıkıp, bayağı ve düşük fikirli kimseler, bağlı oldukları önderlerine şöyle derler: “- Biz sizin bağlılarınızdık. Şimdi siz, üzerimizden Allah’ın azabından zerrece bir şey kaldırabiliyor musunuz?” Önderleri de derler ki” -Eğer Allah bize hidayet verseydi, muhakkak biz de size doğru yolu gösterirdik. şimdi sızlansak da, sabretsek de bizim için fark yok, bize hiç bir kurtuluş yok...”
Celal Y Ld R M
Bunların hepsi Allah´ın huzuruna cıkıp toplanırlar; zayıflar, o buyukluk taslayıp (Allah´a imanı) gururlarına yediremiyenlere derler ki: «Dogrusu bizler size uymustuk (uydunuz olmustuk). Allah´ın azabından az bir sey olsun savıp bizi ondan koruyabilir misiniz ?» Onlar, «ne yapalım, Allah bizi dogru yola eristirseydi, biz de sizi dogru yola eristirirdik. Simdi artık bizler sızlansak da, sabretsek de birdir. Bizim icin kacıp sıgınacak bir kurtulus yoktur» derler
Celal Y Ld R M
Bunların hepsi Allah´ın huzuruna çıkıp toplanırlar; zayıflar, o büyüklük taslayıp (Allah´a imânı) gururlarına yediremiyenlere derler ki: «Doğrusu bizler size uymuştuk (uydunuz olmuştuk). Allah´ın azabından az bir şey olsun savıp bizi ondan koruyabilir misiniz ?» Onlar, «ne yapalım, Allah bizi doğru yola eriştirseydi, biz de sizi doğru yola eriştirirdik. Şimdi artık bizler sızlansak da, sabretsek de birdir. Bizim için kaçıp sığınacak bir kurtuluş yoktur» derler
❮ Previous Next ❯

Verse in more languages

Transliteration Bangla Bosnian German English Persian French Hindi Indonesian Kazakh Dutch Russian Spanish Turkish Urdu Uzbek