×

İnsanları, kendilerine hidayet geldikten, doğru yol bildirildikten sonra da inanmaktan ve Rablerinden 18:55 Turkish translation

Quran infoTurkishSurah Al-Kahf ⮕ (18:55) ayat 55 in Turkish

18:55 Surah Al-Kahf ayat 55 in Turkish (التركية)

Quran with Turkish translation - Surah Al-Kahf ayat 55 - الكَهف - Page - Juz 15

﴿وَمَا مَنَعَ ٱلنَّاسَ أَن يُؤۡمِنُوٓاْ إِذۡ جَآءَهُمُ ٱلۡهُدَىٰ وَيَسۡتَغۡفِرُواْ رَبَّهُمۡ إِلَّآ أَن تَأۡتِيَهُمۡ سُنَّةُ ٱلۡأَوَّلِينَ أَوۡ يَأۡتِيَهُمُ ٱلۡعَذَابُ قُبُلٗا ﴾
[الكَهف: 55]

İnsanları, kendilerine hidayet geldikten, doğru yol bildirildikten sonra da inanmaktan ve Rablerinden yarlıganma dilemekten meneden şey, ancak evvelkiler hakkındaki yolun, yordamın, dünyada helak edilişin gelmesini, yahut da apaçık bir surette ahiret azabının gelip çatmasını bekleyiş

❮ Previous Next ❯

ترجمة: وما منع الناس أن يؤمنوا إذ جاءهم الهدى ويستغفروا ربهم إلا أن, باللغة التركية

﴿وما منع الناس أن يؤمنوا إذ جاءهم الهدى ويستغفروا ربهم إلا أن﴾ [الكَهف: 55]

Abdulbaki Golpinarli
Insanları, kendilerine hidayet geldikten, dogru yol bildirildikten sonra da inanmaktan ve Rablerinden yarlıganma dilemekten meneden sey, ancak evvelkiler hakkındaki yolun, yordamın, dunyada helak edilisin gelmesini, yahut da apacık bir surette ahiret azabının gelip catmasını bekleyis
Adem Ugur
Kendilerine hidayet geldiginde insanları iman etmekten ve Rablerinden magfiret talep etmekten alıkoyan sey, sadece, oncekilerinin basına gelenlerin kendi baslarına da gelmesini, yahut azabın goz gore gore kendilerine gelmesini beklemeleridir
Adem Ugur
Kendilerine hidayet geldiğinde insanları iman etmekten ve Rablerinden mağfiret talep etmekten alıkoyan şey, sadece, öncekilerinin başına gelenlerin kendi başlarına da gelmesini, yahut azabın göz göre göre kendilerine gelmesini beklemeleridir
Ali Bulac
Kendilerine hidayet geldigi zaman insanları inanmaktan ve Rablerinden bagıslanma dilemelerinden alıkoyan sey, ancak evvelkilerin sunnetinin kendilerine de gelmesi veya azabın onları karsılarcasına gelmesi(ni beklemeleri)dir
Ali Bulac
Kendilerine hidayet geldiği zaman insanları inanmaktan ve Rablerinden bağışlanma dilemelerinden alıkoyan şey, ancak evvelkilerin sünnetinin kendilerine de gelmesi veya azabın onları karşılarcasına gelmesi(ni beklemeleri)dir
Ali Fikri Yavuz
Insanlara Peygamber ve Kur’an geldigi zaman, onları iman etmekten ve Rablerine magfiret dilemekten alıkoyan, ancak kendilerine evvelkilerin sunnetinin (helak edilenlerin ibret sahnesinin) gelmesini veya ahiret azabının ansızın gozgore gelip catmasını beklemek olmustur
Ali Fikri Yavuz
İnsanlara Peygamber ve Kur’ân geldiği zaman, onları iman etmekten ve Rablerine mağfiret dilemekten alıkoyan, ancak kendilerine evvelkilerin sünnetinin (helâk edilenlerin ibret sahnesinin) gelmesini veya ahiret azabının ansızın gözgöre gelip çatmasını beklemek olmuştur
Celal Y Ld R M
Kendilerine dogru yolu (gosteren) geldigi halde insanları iman etmekten ve Rablarından bagıslanmalarını dilemekten alıkoyan sey, kendilerine de oncekiler hakkında uygulanan (ilahi) sunnetin gelmesini veya azabın kendilerine yonelip gelmesini (beklemeleridir)
Celal Y Ld R M
Kendilerine doğru yolu (gösteren) geldiği halde insanları imân etmekten ve Rablarından bağışlanmalarını dilemekten alıkoyan şey, kendilerine de öncekiler hakkında uygulanan (ilâhî) sünnetin gelmesini veya azabın kendilerine yönelip gelmesini (beklemeleridir)
❮ Previous Next ❯

Verse in more languages

Transliteration Bangla Bosnian German English Persian French Hindi Indonesian Kazakh Dutch Russian Spanish Turkish Urdu Uzbek