Quran with Turkish translation - Surah Fussilat ayat 25 - فُصِّلَت - Page - Juz 24
﴿۞ وَقَيَّضۡنَا لَهُمۡ قُرَنَآءَ فَزَيَّنُواْ لَهُم مَّا بَيۡنَ أَيۡدِيهِمۡ وَمَا خَلۡفَهُمۡ وَحَقَّ عَلَيۡهِمُ ٱلۡقَوۡلُ فِيٓ أُمَمٖ قَدۡ خَلَتۡ مِن قَبۡلِهِم مِّنَ ٱلۡجِنِّ وَٱلۡإِنسِۖ إِنَّهُمۡ كَانُواْ خَٰسِرِينَ ﴾
[فُصِّلَت: 25]
﴿وقيضنا لهم قرناء فزينوا لهم ما بين أيديهم وما خلفهم وحق عليهم﴾ [فُصِّلَت: 25]
Abdulbaki Golpinarli Ve onlara oyle arkadaslar hazırladık ve verdik ki onlerindeki dunya islerini ve artlarındaki ahireti inkar etmeyi bezediler onlara ve onlardan once, cinlerden ve insanlardan gelip gecmis ummetler arasında azap hukmunu hakettiler, suphe yok ki onlar, ziyana ugrayanlardandı |
Adem Ugur Biz onlara birtakım arkadaslar musallat ettik de onlar onlerinde ve arkalarında ne varsa hepsini bunlara suslu gosterdiler. Kendilerinden once gelip gecmis olan cinler ve insanlar icin (uygulanan) azap onlara da gerekli olmustur. Kuskusuz onlar husrana dusenlerdi |
Adem Ugur Biz onlara birtakım arkadaşlar musallat ettik de onlar önlerinde ve arkalarında ne varsa hepsini bunlara süslü gösterdiler. Kendilerinden önce gelip geçmiş olan cinler ve insanlar için (uygulanan) azap onlara da gerekli olmuştur. Kuşkusuz onlar hüsrana düşenlerdi |
Ali Bulac Biz onlara birtakım yakın-kimseleri 'kabuk gibi uzerlerine kaplattık,' onlar da, onlerinde ve arkalarında olanları kendilerine suslu gosterdiler. Cinlerden ve insanlardan kendilerinden once gelip-gecmis ummetlerde (yururlukte tutulan azap) sozu onların uzerine hak oldu. Cunku onlar, husrana ugrayan kimselerdi |
Ali Bulac Biz onlara birtakım yakın-kimseleri 'kabuk gibi üzerlerine kaplattık,' onlar da, önlerinde ve arkalarında olanları kendilerine süslü gösterdiler. Cinlerden ve insanlardan kendilerinden önce gelip-geçmiş ümmetlerde (yürürlükte tutulan azap) sözü onların üzerine hak oldu. Çünkü onlar, hüsrana uğrayan kimselerdi |
Ali Fikri Yavuz Biz onlara, (o Mekke musriklerine) bir takım (seytanlardan ibaret) dostlar musallat kıldık da bunlar, onlara, hem onlerindeki ahiret isini, hem arkalarındaki dunya isini susleyi vermislerdir. Cin ve insanladan kendilerinden once gecmis (ve kafir olmus) ummetlerle beraber bunlara da azab vaadi gerceklesmistir. Cunku onlar kendilerine yazık etmislerdi |
Ali Fikri Yavuz Biz onlara, (o Mekke müşriklerine) bir takım (şeytanlardan ibaret) dostlar musallat kıldık da bunlar, onlara, hem önlerindeki ahiret işini, hem arkalarındaki dünya işini süsleyi vermişlerdir. Cin ve insanladan kendilerinden önce geçmiş (ve kâfir olmuş) ümmetlerle beraber bunlara da azab vaadi gerçekleşmiştir. Çünkü onlar kendilerine yazık etmişlerdi |
Celal Y Ld R M Onlara birtakım yandaslar hazırlayıp yardakcı olarak gonderdik de ondekilerini (yapmak istediklerini), arkalarındakini (gecmiste yaptıklarını) kendilerine cok cekici ve suslu gosterdiler; cinlerden ve insanlardan gelip gecen ummetler icinde onların aleyhine de (aynı) soz (=Sanıma yemin olsun ki, Cehennemi cinlerle ve insanlarla dolduracagım, sozu) hakk olmustur. Gercekten onlar ziyanda kalmıslardır |
Celal Y Ld R M Onlara birtakım yandaşlar hazırlayıp yardakçı olarak gönderdik de öndekilerini (yapmak istediklerini), arkalarındakini (geçmişte yaptıklarını) kendilerine çok çekici ve süslü gösterdiler; cinlerden ve insanlardan gelip geçen ümmetler içinde onların aleyhine de (aynı) söz (=Şanıma yemin olsun ki, Cehennemi cinlerle ve insanlarla dolduracağım, sözü) hakk olmuştur. Gerçekten onlar ziyanda kalmışlardır |