Quran with Turkish translation - Surah AT-Talaq ayat 2 - الطَّلَاق - Page - Juz 28
﴿فَإِذَا بَلَغۡنَ أَجَلَهُنَّ فَأَمۡسِكُوهُنَّ بِمَعۡرُوفٍ أَوۡ فَارِقُوهُنَّ بِمَعۡرُوفٖ وَأَشۡهِدُواْ ذَوَيۡ عَدۡلٖ مِّنكُمۡ وَأَقِيمُواْ ٱلشَّهَٰدَةَ لِلَّهِۚ ذَٰلِكُمۡ يُوعَظُ بِهِۦ مَن كَانَ يُؤۡمِنُ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِۚ وَمَن يَتَّقِ ٱللَّهَ يَجۡعَل لَّهُۥ مَخۡرَجٗا ﴾
[الطَّلَاق: 2]
﴿فإذا بلغن أجلهن فأمسكوهن بمعروف أو فارقوهن بمعروف وأشهدوا ذوي عدل منكم﴾ [الطَّلَاق: 2]
Abdulbaki Golpinarli Muddetlerini tamamlayınca da onları guzellikle alın, yahut da guzellikle ayrılın onlardan ve sizden iki tane adalet sahibi tanıgı bulundurun da tanıklık etsinler ve tanıklıgı da Allah icin dogru yapın; iste Allah'a ve ahiret gunune inanana boylece ogut verilmededir; ve kim, cekinirse Allah'tan, ona sıkıntıdan bir kurtulus vesilesi yaratır |
Adem Ugur Iddet muddetlerini doldurduklarında onları ya mesru olculer icerisinde (nikahınız altında) tutun veya onlardan mesru olculere gore ayrılın. Icinizden adalet sahibi iki kisiyi de sahit tutun. Sahitligi Allah icin yapın. Iste bu, Allah´a ve ahiret gunune inananlara verilen oguttur. Kim Allah´tan korkarsa, Allah ona bir cıkıs yolu ihsan eder |
Adem Ugur İddet müddetlerini doldurduklarında onları ya meşru ölçüler içerisinde (nikâhınız altında) tutun veya onlardan meşru ölçülere göre ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi de şahit tutun. Şahitliği Allah için yapın. İşte bu, Allah´a ve ahiret gününe inananlara verilen öğüttür. Kim Allah´tan korkarsa, Allah ona bir çıkış yolu ihsan eder |
Ali Bulac Sonra (uc iddet bekleme) surelerine ulastıkları zaman, artık onları maruf (bilinen guzel bir tarz) uzere tutun, ya da maruf uzere onlardan ayrılın. Icinizden adalet sahibi iki kisiyi de sahid tutun. Sahidligi Allah icin dosdogru yerine getirin. Iste bununla, Allah'a ve ahiret gunune iman edenlere ogut verilir. Kim Allah'tan korkup-sakınırsa, (Allah) ona bir cıkıs yolu gosterir |
Ali Bulac Sonra (üç iddet bekleme) sürelerine ulaştıkları zaman, artık onları maruf (bilinen güzel bir tarz) üzere tutun, ya da maruf üzere onlardan ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi de şahid tutun. Şahidliği Allah için dosdoğru yerine getirin. İşte bununla, Allah'a ve ahiret gününe iman edenlere öğüt verilir. Kim Allah'tan korkup-sakınırsa, (Allah) ona bir çıkış yolu gösterir |
Ali Fikri Yavuz Sonra (uc adet gorme) muddetlerinin sonuna yaklastıkları zaman, onları guzellikle (ric’at yaparak nikahınızda) tutun, yahud guzellikle (haklarını odeyerek) onlardan ayrılın; ve icinizden adalet sahibi iki erkegi de sahid yapın. (Siz de ey sahidler), sahidligi Allah icin dogru ifa edin. Bu, size soylenen var ya, onunla Allah’a ve ahiret gunune iman etmekte olan kimselere ogut verilir. Kim de Allah’dan korkarsa, ona (darlıktan genislige) bir cıkıs yolu ihsan eder |
Ali Fikri Yavuz Sonra (üç adet görme) müddetlerinin sonuna yaklaştıkları zaman, onları güzellikle (ric’at yaparak nikâhınızda) tutun, yahud güzellikle (haklarını ödeyerek) onlardan ayrılın; ve içinizden adalet sahibi iki erkeği de şahid yapın. (Siz de ey şahidler), şahidliği Allah için doğru ifa edin. Bu, size söylenen var ya, onunla Allah’a ve ahiret gününe iman etmekte olan kimselere öğüt verilir. Kim de Allah’dan korkarsa, ona (darlıktan genişliğe) bir çıkış yolu ihsan eder |
Celal Y Ld R M Bekleme surelerinin sonuna yaklastıkları zaman onları ya iyilikle* guzellikle tutun, ya da guzellikle ayırın. Icinizden iki adil kimseyi sahit tutun; sahitligi Allah icin yerine getirin. Bununla Allah´a ve Ahiret gunune iman edenlere ogut verilir. Kim Allah´tan korkar (da karsı gelmekten) sakınırsa, Allah ona bir cıkıs imkanı saglar |
Celal Y Ld R M Bekleme sürelerinin sonuna yaklaştıkları zaman onları ya iyilikle* güzellikle tutun, ya da güzellikle ayırın. İçinizden iki âdil kimseyi şahit tutun; şahitliği Allah için yerine getirin. Bununla Allah´a ve Âhiret gününe imân edenlere öğüt verilir. Kim Allah´tan korkar (da karşı gelmekten) sakınırsa, Allah ona bir çıkış imkânı sağlar |