Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Ibrahim ayat 21 - إبراهِيم - Page - Juz 13
﴿وَبَرَزُواْ لِلَّهِ جَمِيعٗا فَقَالَ ٱلضُّعَفَٰٓؤُاْ لِلَّذِينَ ٱسۡتَكۡبَرُوٓاْ إِنَّا كُنَّا لَكُمۡ تَبَعٗا فَهَلۡ أَنتُم مُّغۡنُونَ عَنَّا مِنۡ عَذَابِ ٱللَّهِ مِن شَيۡءٖۚ قَالُواْ لَوۡ هَدَىٰنَا ٱللَّهُ لَهَدَيۡنَٰكُمۡۖ سَوَآءٌ عَلَيۡنَآ أَجَزِعۡنَآ أَمۡ صَبَرۡنَا مَا لَنَا مِن مَّحِيصٖ ﴾
[إبراهِيم: 21]
﴿وبرزوا لله جميعا فقال الضعفاء للذين استكبروا إنا كنا لكم تبعا فهل﴾ [إبراهِيم: 21]
Latin Alphabet Ve berazu lillahi cemıan fe kaled duafau lillezınestekberu inna kunna lekum tebean fe hel entum mugnune anna min azabillahi min sey´ kalu lev hedanellahu le hedeynakum sevaun aleyna ecezı´na em saberna ma lena mim mehıys |
Latin Alphabet Ve berezu lillahi cemian fe kaled duafau lillezinestekberu inna kunna lekum tebean fe hel entum mugnune anna min azabillahi min sey’(sey’in), kalu lev hedanallahu le hedeynakum, sevaun aleyna ecezi’na em saberna ma lena min mahis(mahisın) |
Latin Alphabet Ve berezû lillahi cemîan fe kâled duafâu lillezînestekberû innâ kunnâ lekum tebean fe hel entum mugnûne annâ min azâbillâhi min şey’(şey’in), kâlû lev hedânallâhu le hedeynâkum, sevâun aleynâ ecezi’nâ em sabernâ mâ lenâ min mahîs(mahîsın) |
Muhammed Esed Ve (o Yargı Gunu´nde insanların) hepsi Allah´ın huzuruna cıkacaklar; iste o zaman, zayıf olanlar bir vakitler buyukluk taslamıs olanlara: "Bakın, bizler sizin izleyicilerinizdik" diyecekler, "o halde simdi bizden Allah´ın azabını biraz olsun savabilecek gucte misiniz?" (Otekiler buna soyle) cevap verecekler: "Eger Allah bize (kurtulus) yolu(nu) gosterirse, suphesiz, biz sizi de pesimizden surukleriz; fakat, gorebildigimiz kadarıyla, simdi artık sızlansak da, (hak ettigimiz azaba) katlansak da, hepsi bir: bizim icin artık kurtulus yok |
Muhammed Esed Ve (o Yargı Günü´nde insanların) hepsi Allah´ın huzuruna çıkacaklar; işte o zaman, zayıf olanlar bir vakitler büyüklük taslamış olanlara: "Bakın, bizler sizin izleyicilerinizdik" diyecekler, "o halde şimdi bizden Allah´ın azabını biraz olsun savabilecek güçte misiniz?" (Ötekiler buna şöyle) cevap verecekler: "Eğer Allah bize (kurtuluş) yolu(nu) gösterirse, şüphesiz, biz sizi de peşimizden sürükleriz; fakat, görebildiğimiz kadarıyla, şimdi artık sızlansak da, (hak ettiğimiz azaba) katlansak da, hepsi bir: bizim için artık kurtuluş yok |
Muhammet Abay veberazu lillahi cemi`an fekale-ddu`afau lillezine-stekberu inna kunna lekum tebe`an fehel entum mugnune `anna min `azabi-llahi min sey'. kalu lev hedane-llahu lehedeynakum. sevaun `aleyna ecezi`na em saberna ma lena mim mehis |
Muhammet Abay veberazû lillâhi cemî`an feḳâle-ḍḍu`afâü lilleẕîne-stekberû innâ künnâ leküm tebe`an fehel entüm mugnûne `annâ min `aẕâbi-llâhi min şey'. ḳâlû lev hedâne-llâhü lehedeynâküm. sevâün `aleynâ ecezi`nâ em ṣabernâ mâ lenâ mim meḥîṣ |
Muslim Shahin (Kıyamet gununde) hepsi Allah'ın huzuruna cıkacak ve zayıflar o buyukluk taslayanlara diyecekler ki: «Biz sizin tabilerinizdik. Simdi siz, Allah'ın azabından herhangi bir seyi bizden savabilir misiniz?» Onlar da diyecekler ki: «(Ne yapalım) Allah bizi hidayete erdirseydi biz de sizi dogru yola iletirdik. Simdi sızlansak da sabretsek de birdir. Cunku bizim icin sıgınacak bir yer yoktur.» |
Muslim Shahin (Kıyamet gününde) hepsi Allah'ın huzuruna çıkacak ve zayıflar o büyüklük taslayanlara diyecekler ki: «Biz sizin tâbilerinizdik. Şimdi siz, Allah'ın azabından herhangi bir şeyi bizden savabilir misiniz?» Onlar da diyecekler ki: «(Ne yapalım) Allah bizi hidayete erdirseydi biz de sizi doğru yola iletirdik. Şimdi sızlansak da sabretsek de birdir. Çünkü bizim için sığınacak bir yer yoktur.» |
Saban Piris Hepsi Allah’ın huzuruna cıkarlar; gucsuzler, buyukluk taslayanlara: -Biz size uymustuk, Allah’ın azabından bizi koruyabilir misiniz? derler. Onlar da: -Allah bizi dogru yola eristirseydi biz de sizi eristirirdik. Artık sızlansak da sabretsek de birdir, cunku kacacak yerimiz yok, derler |
Saban Piris Hepsi Allah’ın huzuruna çıkarlar; güçsüzler, büyüklük taslayanlara: -Biz size uymuştuk, Allah’ın azabından bizi koruyabilir misiniz? derler. Onlar da: -Allah bizi doğru yola eriştirseydi biz de sizi eriştirirdik. Artık sızlansak da sabretsek de birdir, çünkü kaçacak yerimiz yok, derler |