Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-Anfal ayat 48 - الأنفَال - Page - Juz 10
﴿وَإِذۡ زَيَّنَ لَهُمُ ٱلشَّيۡطَٰنُ أَعۡمَٰلَهُمۡ وَقَالَ لَا غَالِبَ لَكُمُ ٱلۡيَوۡمَ مِنَ ٱلنَّاسِ وَإِنِّي جَارٞ لَّكُمۡۖ فَلَمَّا تَرَآءَتِ ٱلۡفِئَتَانِ نَكَصَ عَلَىٰ عَقِبَيۡهِ وَقَالَ إِنِّي بَرِيٓءٞ مِّنكُمۡ إِنِّيٓ أَرَىٰ مَا لَا تَرَوۡنَ إِنِّيٓ أَخَافُ ٱللَّهَۚ وَٱللَّهُ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ ﴾
[الأنفَال: 48]
﴿وإذ زين لهم الشيطان أعمالهم وقال لا غالب لكم اليوم من الناس﴾ [الأنفَال: 48]
Latin Alphabet Ve iz zeyyene lehumus seytanu a´malehum ve kale la galibe lekumul yevme minen nasi ve innı carul lekum felemma teraetil fietani nekesa ala akıbeyhi ve kale innı berıum minkum innı era ma la teravne innı ehafullah vallahu sedıdul ıkab |
Latin Alphabet Ve iz zeyyene lehumus seytanu a´malehum ve kale la galibe lekumul yevme minen nasi ve inni carun lekum, fe lemma teraetil fietani nekesa ala akıbeyhi ve kale inni beriun minkum inni era ma la terevne inni ehafullah(ehafullahe), vallahu sedidul ıkab(ıkabi) |
Latin Alphabet Ve iz zeyyene lehumuş şeytânu a´mâlehum ve kâle lâ gâlibe lekumul yevme minen nâsi ve innî cârun lekum, fe lemmâ terâetil fietâni nekesa alâ akıbeyhi ve kâle innî berîun minkum innî erâ mâ lâ terevne innî ehâfullâh(ehâfullâhe), vallâhu şedîdul ıkâb(ıkâbi) |
Muhammed Esed Guya Seytan, tum yapıp ettiklerini onlara guzel ve yerinde gosterip: "Bugun kimse sizinle bas edemez; cunku ben de sizin arkanızdayım!" demisti. Fakat daha iki topluluk birbirlerinin gorus alanına girer girmez, tabanları uzerinde donup: "Yoo" dedi, "ben sizden sorumlu degilim; cunku, bakın, sizin gormediginiz bir seyi goruyorum ben ve dogrusu Allahtan korkuyorum; cunku Allah, gercekten, azabında cok cetin, cok siddetlidir |
Muhammed Esed Güya Şeytan, tüm yapıp ettiklerini onlara güzel ve yerinde gösterip: "Bugün kimse sizinle baş edemez; çünkü ben de sizin arkanızdayım!" demişti. Fakat daha iki topluluk birbirlerinin görüş alanına girer girmez, tabanları üzerinde dönüp: "Yoo" dedi, "ben sizden sorumlu değilim; çünkü, bakın, sizin görmediğiniz bir şeyi görüyorum ben ve doğrusu Allahtan korkuyorum; çünkü Allah, gerçekten, azabında çok çetin, çok şiddetlidir |
Muhammet Abay veiz zeyyene lehumu-sseytanu a`malehum vekale la galibe lekumu-lyevme mine-nnasi veinni carul lekum. felemma teraeti-lfietani nekesa `ala `akibeyhi vekale inni berium minkum inni era ma la teravne inni ehafu-llah. vellahu sedidu-l`ikab |
Muhammet Abay veiẕ zeyyene lehümü-şşeyṭânü a`mâlehüm veḳâle lâ gâlibe lekümü-lyevme mine-nnâsi veinnî cârul leküm. felemmâ terâeti-lfietâni nekeṣa `alâ `aḳibeyhi veḳâle innî berîüm minküm innî erâ mâ lâ teravne innî eḫâfü-llâh. vellâhü şedîdü-l`iḳâb |
Muslim Shahin Hani seytan onlara yaptıklarını guzel gosterdi de: Bugun insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, suphesiz ben de sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini gorunce ardına dondu ve: Ben sizden uzagım, ben sizin goremediklerinizi (melekleri) goruyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah’ın azabı siddetlidir, dedi |
Muslim Shahin Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur, şüphesiz ben de sizin yardımcınızım, dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce ardına döndü ve: Ben sizden uzağım, ben sizin göremediklerinizi (melekleri) görüyorum, ben Allah'tan korkuyorum; Allah’ın azabı şiddetlidir, dedi |
Saban Piris Seytan onların (musriklerin) yaptıklarını kendilerine suslu gostererek soyle dedi: -Size bugun hic kimse galip gelemez. Nitekim ben de sizin yardımcınızım. Iki ordu karsılasınca da: -Ben sizden uzagım, ben sizin gormediklerinizi goruyorum. Ben suphesiz Allah’tan korkarım, Allah’ın azabı siddetlidir, diyerek arkasını donup kactı |
Saban Piris Şeytan onların (müşriklerin) yaptıklarını kendilerine süslü göstererek şöyle dedi: -Size bugün hiç kimse galip gelemez. Nitekim ben de sizin yardımcınızım. İki ordu karşılaşınca da: -Ben sizden uzağım, ben sizin görmediklerinizi görüyorum. Ben şüphesiz Allah’tan korkarım, Allah’ın azabı şiddetlidir, diyerek arkasını dönüp kaçtı |