Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah An-Nahl ayat 46 - النَّحل - Page - Juz 14
﴿أَوۡ يَأۡخُذَهُمۡ فِي تَقَلُّبِهِمۡ فَمَا هُم بِمُعۡجِزِينَ ﴾ 
[النَّحل: 46]
﴿أو يأخذهم في تقلبهم فما هم بمعجزين﴾ [النَّحل: 46]
| Diyanet Isleri Veya hareket halindelerken -ki Allah'ı aciz bırakamazlar- ya da yok olmak endisesindeyken onlara azabın gelmesinden guvende midirler? Dogrusu Rabbin sefkatlidir, merhametlidir | 
| Diyanet Isleri Yahut (rizik icin) dolasip dururlarken (Allah'in azabinin) kendilerini yakalayivermesinden emin mi oldular? Ustelik onlar, azabi engelleyici de degillerdir | 
| Diyanet Isleri Yahut (rizik için) dolasip dururlarken (Allah'in azabinin) kendilerini yakalayivermesinden emin mi oldular? Üstelik onlar, azabi engelleyici de degillerdir | 
| Diyanet Vakfi Yahut onlar donup dolasırlarken Allah'ın kendilerini yakalamayacagından emin mi oldular? Onlar (Allah'ı) aciz bırakacak degillerdir | 
| Diyanet Vakfi Yahut onlar dönüp dolaşırlarken Allah'ın kendilerini yakalamayacağından emin mi oldular? Onlar (Allah'ı) aciz bırakacak değillerdir | 
| Edip Yuksel Yahut (yataklarında) donup dururlarken kendilerini yakalamayacagından..? Onlar kurtulamazlar | 
| Edip Yuksel Yahut (yataklarında) dönüp dururlarken kendilerini yakalamayacağından..? Onlar kurtulamazlar |