Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah Al-Anbiya’ ayat 103 - الأنبيَاء - Page - Juz 17
﴿لَا يَحۡزُنُهُمُ ٱلۡفَزَعُ ٱلۡأَكۡبَرُ وَتَتَلَقَّىٰهُمُ ٱلۡمَلَٰٓئِكَةُ هَٰذَا يَوۡمُكُمُ ٱلَّذِي كُنتُمۡ تُوعَدُونَ ﴾
[الأنبيَاء: 103]
﴿لا يحزنهم الفزع الأكبر وتتلقاهم الملائكة هذا يومكم الذي كنتم توعدون﴾ [الأنبيَاء: 103]
Diyanet Isleri En buyuk korku bile onları uzmez; kendilerini melekler: "Size soz verilen gun iste bugundur" diye karsılarlar |
Diyanet Isleri O en buyuk korku bunlari uzmez; kendilerini melekler: "Size soz verilen gun iste bugundur" diye karsilarlar |
Diyanet Isleri O en büyük korku bunlari üzmez; kendilerini melekler: "Size söz verilen gün iste bugündür" diye karsilarlar |
Diyanet Vakfi En buyuk dehset dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini soyle karsılar: Iste bu size vadedilmis olan (mutlu) gununuzdur |
Diyanet Vakfi En büyük dehşet dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini şöyle karşılar: İşte bu size vadedilmiş olan (mutlu) gününüzdür |
Edip Yuksel O en buyuk korku onları uzmez. Kendilerini melekler, "Iste bu, size soz verilen gununuzdur!," diye karsılar |
Edip Yuksel O en büyük korku onları üzmez. Kendilerini melekler, "İşte bu, size söz verilen gününüzdür!," diye karşılar |