Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah An-Naml ayat 14 - النَّمل - Page - Juz 19
﴿وَجَحَدُواْ بِهَا وَٱسۡتَيۡقَنَتۡهَآ أَنفُسُهُمۡ ظُلۡمٗا وَعُلُوّٗاۚ فَٱنظُرۡ كَيۡفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلۡمُفۡسِدِينَ ﴾
[النَّمل: 14]
﴿وجحدوا بها واستيقنتها أنفسهم ظلما وعلوا فانظر كيف كان عاقبة المفسدين﴾ [النَّمل: 14]
Ibni Kesir Gönülleri kesin olarak kabul ettiği halde, zulüm ve kibirle bunları bile bile inkar ettiler. Bozguncuların sonunun nasıl olduğuna bir bak |
Gultekin Onan Vicdanları kabul ettigi halde zulum ve buyuklenme dolayısıyla bunları inkar ettiler. Artık sen, bozguncuların nasıl bir sona ugratıldıklarına bir bak |
Gultekin Onan Vicdanları kabul ettiği halde zulüm ve büyüklenme dolayısıyla bunları inkar ettiler. Artık sen, bozguncuların nasıl bir sona uğratıldıklarına bir bak |
Hasan Basri Cantay Vicdanları da bunlara tam bir kanaat haasıl etdigi halde zulm ve kibr ile yine bunları (inadlarından) inkar etdiler. (Habibim) fesadcıların encamı bak nice oldu |
Hasan Basri Cantay Vicdanları da bunlara tam bir kanâat haasıl etdiği halde zulm ve kibr ile yine bunları (inâdlarından) inkâr etdiler. (Habîbim) fesâdcıların encamı bak nice oldu |
Iskender Ali Mihr Ve onu, yakin (kesin) olarak bildikleri (inandıkları) halde, nefslerine zulmederek ve buyuklenerek bile bile inkar ettiler. Oyleyse mufsitlerin (fesatcıların) akıbetlerinin nasıl olduguna bak |
Iskender Ali Mihr Ve onu, yakîn (kesin) olarak bildikleri (inandıkları) halde, nefslerine zulmederek ve büyüklenerek bile bile inkâr ettiler. Öyleyse müfsitlerin (fesatçıların) akıbetlerinin nasıl olduğuna bak |