Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Al-Mulk ayat 27 - المُلك - Page - Juz 29
﴿فَلَمَّا رَأَوۡهُ زُلۡفَةٗ سِيٓـَٔتۡ وُجُوهُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَقِيلَ هَٰذَا ٱلَّذِي كُنتُم بِهِۦ تَدَّعُونَ ﴾
[المُلك: 27]
﴿فلما رأوه زلفة سيئت وجوه الذين كفروا وقيل هذا الذي كنتم به﴾ [المُلك: 27]
Ibni Kesir Onu yaklaşırken gördükleri vakit, küfredenlerin yüzleri buruştu. Ve: Sizin isteyip durduğunuz işte budur, denildi |
Gultekin Onan Nihayet onu pek yakında gorduklerinde, o kufredenlerin yuzleri kotulesip karardı. Ve: "Iste bu, sizin (gerceklesmeyecek diye) one surup durdugunuz seydir" denildi |
Gultekin Onan Nihayet onu pek yakında gördüklerinde, o küfredenlerin yüzleri kötüleşip karardı. Ve: "İşte bu, sizin (gerçekleşmeyecek diye) öne sürüp durduğunuz şeydir" denildi |
Hasan Basri Cantay Artık onu yakında gordukleri zaman o kufredenlerin yuzleri kotu bir haale getirilmis ve (onlara) «Iste bu, sizin (carcabuk istediginiz ve aksini) iddia etdiginiz seydir» denilmisdir (denilecek) |
Hasan Basri Cantay Artık onu yakında gördükleri zaman o küfredenlerin yüzleri kötü bir haale getirilmiş ve (onlara) «İşte bu, sizin (çarçabuk istediğiniz ve aksini) iddia etdiğiniz şeydir» denilmişdir (denilecek) |
Iskender Ali Mihr Fakat onu (azabı), yakın olarak gordukleri zaman inkar edenlerin yuzleri karardı. Ve onlara: “Bu sizin kendisini davet ettiginiz (ne zaman diye sordugunuz) azaptır.” denildi |
Iskender Ali Mihr Fakat onu (azabı), yakın olarak gördükleri zaman inkâr edenlerin yüzleri karardı. Ve onlara: “Bu sizin kendisini davet ettiğiniz (ne zaman diye sorduğunuz) azaptır.” denildi |