Quran with Turkish_Tefhim translation - Surah An-Nur ayat 37 - النور - Page - Juz 18
﴿رِجَالٞ لَّا تُلۡهِيهِمۡ تِجَٰرَةٞ وَلَا بَيۡعٌ عَن ذِكۡرِ ٱللَّهِ وَإِقَامِ ٱلصَّلَوٰةِ وَإِيتَآءِ ٱلزَّكَوٰةِ يَخَافُونَ يَوۡمٗا تَتَقَلَّبُ فِيهِ ٱلۡقُلُوبُ وَٱلۡأَبۡصَٰرُ ﴾
[النور: 37]
﴿رجال لا تلهيهم تجارة ولا بيع عن ذكر الله وإقام الصلاة وإيتاء﴾ [النور: 37]
Tefhim Ul Kuran (Oyle) Adamlar ki, ne ticaret, ne de alısveris onları Allah´ı zikretmekten, dosdogru namazı kılmaktan ve zekatı vermekten ´tutkuya kaptırıp alıkoymaz´; onlar kalplerin ve gozlerin inkılaba ugrayacagı (dehsetten allak bullak olacagı) gunden korkarlar |
Shaban Britch (Onlar) Ticaretin, alısverisin, kendilerini Allah’ın zikrinden, namazı ikame etmekten, zekat vermekten alıkoyamadıgı adamlardır. Onlar, kalplerin ve gozlerin ters donecegi bir gunden korkarlar |
Shaban Britch (Onlar) Ticaretin, alışverişin, kendilerini Allah’ın zikrinden, namazı ikame etmekten, zekat vermekten alıkoyamadığı adamlardır. Onlar, kalplerin ve gözlerin ters döneceği bir günden korkarlar |
Suat Yildirim O nura, Allah'ın yukseltilmesine ve iclerinde kutlu isminin zikredilmesine izin verdigi evlerde (mescidlerde) kavusulur. Oralarda, sabah aksam O’nun sanını yucelterek tenzih eden oyle yigitler vardır ki, ne ticaretler, ne alım ve satımlar onları Allah’ı zikretmekten, namazı hakkıyla ifa etmekten, zekatı vermekten alıkoymaz. Onlar kalplerin ve gozlerin dehsetten halden hale donecegi, alt ust olacagı bir gunden endise ederler. [39,47; 73,40; 18,14,4] |
Suat Yildirim O nûra, Allah'ın yükseltilmesine ve içlerinde kutlu isminin zikredilmesine izin verdiği evlerde (mescidlerde) kavuşulur. Oralarda, sabah akşam O’nun şanını yücelterek tenzih eden öyle yiğitler vardır ki, ne ticaretler, ne alım ve satımlar onları Allah’ı zikretmekten, namazı hakkıyla ifa etmekten, zekâtı vermekten alıkoymaz. Onlar kalplerin ve gözlerin dehşetten halden hale döneceği, alt üst olacağı bir günden endişe ederler. [39,47; 73,40; 18,14,4] |
Suleyman Ates Kendilerini ne ticaretin, ne de alısverisin Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan, zekat vermekten alıkoymadıgı erkekler. (Onlar), yureklerin ve gozlerin (dehsetten) ters donecegi gunden korkarlar |
Suleyman Ates Kendilerini ne ticaretin, ne de alışverişin Allah'ı anmaktan, namaz kılmaktan, zekat vermekten alıkoymadığı erkekler. (Onlar), yüreklerin ve gözlerin (dehşetten) ters döneceği günden korkarlar |