Quran with Turkish_Alphabet translation - Surah Al-Anbiya’ ayat 102 - الأنبيَاء - Page - Juz 17
﴿لَا يَسۡمَعُونَ حَسِيسَهَاۖ وَهُمۡ فِي مَا ٱشۡتَهَتۡ أَنفُسُهُمۡ خَٰلِدُونَ ﴾
[الأنبيَاء: 102]
﴿لا يسمعون حسيسها وهم في ما اشتهت أنفسهم خالدون﴾ [الأنبيَاء: 102]
| Latin Alphabet La yesmeune hasıseha ve hum fı mestehet enfusuhum halidun |
| Latin Alphabet La yesme’une hasiseha, ve hum fi mestehet enfusuhum halidun(halidune) |
| Latin Alphabet Lâ yesme’ûne hasîsehâ, ve hum fî meştehet enfusuhum hâlidûn(hâlidûne) |
| Muhammed Esed onlar (cehennemin) solugunu (bile) isitmeyecekler ve canlarının arzu edegeldigi seyler arasında sonsuza kadar yasayıp gidecekler |
| Muhammed Esed onlar (cehennemin) soluğunu (bile) işitmeyecekler ve canlarının arzu edegeldiği şeyler arasında sonsuza kadar yaşayıp gidecekler |
| Muhammet Abay la yesme`une hasiseha. vehum fi me-stehet enfusuhum halidun |
| Muhammet Abay lâ yesme`ûne ḥasîsehâ. vehüm fî me-ştehet enfüsühüm ḫâlidûn |
| Muslim Shahin Bunlar onun ugultusunu duymazlar; gonullerinin diledigi nimetler icinde ebedi kalırlar |
| Muslim Shahin Bunlar onun uğultusunu duymazlar; gönüllerinin dilediği nimetler içinde ebedî kalırlar |
| Saban Piris Onun ugultusunu duymazlar. Canlarının arzu ettigi seyler icinde ebedi kalırlar |
| Saban Piris Onun uğultusunu duymazlar. Canlarının arzu ettiği şeyler içinde ebedi kalırlar |