Quran with Turkish_Diyanet translation - Surah Al-Qalam ayat 17 - القَلَم - Page - Juz 29
﴿إِنَّا بَلَوۡنَٰهُمۡ كَمَا بَلَوۡنَآ أَصۡحَٰبَ ٱلۡجَنَّةِ إِذۡ أَقۡسَمُواْ لَيَصۡرِمُنَّهَا مُصۡبِحِينَ ﴾
[القَلَم: 17]
﴿إنا بلوناهم كما بلونا أصحاب الجنة إذ أقسموا ليصرمنها مصبحين﴾ [القَلَم: 17]
Diyanet Isleri Biz bunları, vaktiyle bahce sahiplerini denedigimiz gibi denedik. Sahipleri daha sabah olmadan, bahceyi devsireceklerine bir istisna payı bırakmaksızın yemin etmislerdi |
Diyanet Isleri Biz onlara da bela verdik, bahce sahiplerine verdigimiz gibi. Hani onlar sabah olunca bahceyi mutlaka devsireceklerine yemin etmislerdi |
Diyanet Isleri Biz onlara da belâ verdik, bahçe sahiplerine verdigimiz gibi. Hani onlar sabah olunca bahçeyi mutlaka devsireceklerine yemin etmislerdi |
Diyanet Vakfi Biz, vaktiyle "bahce sahipleri" ne bela verdigimiz gibi, onlara da bela verdik. Hani onlar (bahce sahipleri), sabah olurken (kimse gormeden) onu (mahsullerini) devsireceklerine yemin etmislerdi |
Diyanet Vakfi Biz, vaktiyle "bahçe sahipleri" ne bela verdiğimiz gibi, onlara da bela verdik. Hani onlar (bahçe sahipleri), sabah olurken (kimse görmeden) onu (mahsullerini) devşireceklerine yemin etmişlerdi |
Edip Yuksel Onları sınadık; tıpkı bahce sahiplerini sınadıgımız gibi. Sabahleyin devsireceklerine yemin etmislerdi |
Edip Yuksel Onları sınadık; tıpkı bahçe sahiplerini sınadığımız gibi. Sabahleyin devşireceklerine yemin etmişlerdi |