Quran with Turkish_Ibni_Kesir translation - Surah Az-Zukhruf ayat 23 - الزُّخرُف - Page - Juz 25
﴿وَكَذَٰلِكَ مَآ أَرۡسَلۡنَا مِن قَبۡلِكَ فِي قَرۡيَةٖ مِّن نَّذِيرٍ إِلَّا قَالَ مُتۡرَفُوهَآ إِنَّا وَجَدۡنَآ ءَابَآءَنَا عَلَىٰٓ أُمَّةٖ وَإِنَّا عَلَىٰٓ ءَاثَٰرِهِم مُّقۡتَدُونَ ﴾
[الزُّخرُف: 23]
﴿وكذلك ما أرسلنا من قبلك في قرية من نذير إلا قال مترفوها﴾ [الزُّخرُف: 23]
Ibni Kesir Senden önce de hangi kasabaya bir uyarıcı gönderdiysek; o kasabanın varlıklıları sadece dediler ki: Doğrusu biz, babalarımızı bir ümmet üzerinde bulduk ve biz de onların izlerine uymaktayız |
Gultekin Onan Iste boyle, senden once de (herhangi) bir memlekete bir elci gondermis olmayalım, mutlaka onun ´refah icinde sımarıp azan onde gelenleri´ (soyle) demislerdir: "Gercekten biz, atalarımızı bir ummet (din) uzerinde bulduk ve dogrusu biz, onların izlerine (eserlerine) uymus kimseleriz |
Gultekin Onan İşte böyle, senden önce de (herhangi) bir memlekete bir elçi göndermiş olmayalım, mutlaka onun ´refah içinde şımarıp azan önde gelenleri´ (şöyle) demişlerdir: "Gerçekten biz, atalarımızı bir ümmet (din) üzerinde bulduk ve doğrusu biz, onların izlerine (eserlerine) uymuş kimseleriz |
Hasan Basri Cantay Senden evvel her hangi bir memlekete fena akıbetleri haber verici hicbir peygamber gondermedik ki ille oranın refah erbabı da boylece «Gercek biz atalarımızı bir ummet (bir din) uzerinde bulduk. Biz de hakikaten onların izlerine uymuslarız» demis (ler) dir |
Hasan Basri Cantay Senden evvel her hangi bir memlekete fena akıbetleri haber verici hiçbir peygamber göndermedik ki ille oranın refah erbabı da böylece «Gerçek biz atalarımızı bir ümmet (bir dîn) üzerinde bulduk. Biz de hakîkaten onların izlerine uymuşlarız» demiş (ler) dir |
Iskender Ali Mihr Ve tıpkı bunun gibi, senden once bir ulkeye bir nezir gondermis olmadık ki, onun (o ulkenin) refah icinde olanları: “Muhakkak ki biz, babalarımızı bir ummet (din) uzerinde bulduk. Ve mutlaka biz, onların izlerine tabi olanlarız.” dememis olsunlar |
Iskender Ali Mihr Ve tıpkı bunun gibi, senden önce bir ülkeye bir nezir göndermiş olmadık ki, onun (o ülkenin) refah içinde olanları: “Muhakkak ki biz, babalarımızı bir ümmet (dîn) üzerinde bulduk. Ve mutlaka biz, onların izlerine tâbî olanlarız.” dememiş olsunlar |